Boğaziçi direniyor!

Geçtiğimiz günlerde Boğaziçi Üniversitesi’ne dışarıdan ve demokratik temayüller hiçe sayılarak eski AKP milletvekili aday adayı Melih Bulu’nun rektör olarak atanmasının ardından başlayan mücadele devam ediyor.

Öğrenci Temsilcileri Kurulu ve akademisyenlerin yayınladığı “Kabul etmiyoruz, vazgeçmiyoruz!” başlıklı, yapılan atamaya karşı tepkilerin ifade edildiği açıklamaların ardından 4 Ocak Pazartesi günü üniversitenin Güney Kampüsü önünde yapılan basın açıklamasına yüzlerce öğrenci katıldı. “Kayyum rektör istemiyoruz” pankartının taşındığı eylem buradan Kuzey Kampüsü’ne yapılan yürüyüşle devam etti. Burada forum düzenleyen öğrenciler aynı zamanda bir süredir üniversite önünde direnen Bimeks işçilerinin mücadelesini sahiplenen konuşmalar yaptı. 

Forum sırasında Melih Bulu’nun Güney Kampüsü’nde bulunan rektörlük binasına geldiği yönündeki bilginin üzerine buraya doğru yürüyüşe geçen öğrenciler kampüs girişinde polis tarafından durduruldu. Boğaziçi Üniversitesi öğrencisi olmayanların içeriye alınmayacağını duyuran emniyet güçleri dışarıda bekleyen insanlara biber gazı, plastik mermi ve tazyikli suyla saldırarak kitleyi dağıtmaya çalıştı. Bu sırada gözaltına alan iki öğrenci kısa sürede serbest bırakıldı. Öğrencilerin kararlı duruşu ve kampüse girenlerin dışarıdaki arkadaşlarıyla tekrar buluşmasının ardından eylem Çarşamba günü yapılacak olan basın açıklamasına çağrı yapılarak sonlandırıldı.

Akşam saatlerinde ise hükümete yakın basın organları öğrencilerin polis barikatı önünde Ruhi Su’nun bestelediği “Ellerinde Pankartlar” türküsü eşliğinde halay çektiği bir videoyu “terör örgütlerinin marşlarını söylediler” diyerek sosyal medya üzerinden dolaşıma soktu. Bu platformlarda -daha önceki gözaltı ve tutuklama dalgalarında olduğu gibi- ayrıca açılan etiketler (hashtag) aracılığı ile eyleme katılan öğrencilere karşı küfür, hakaret ve linç çağrısı içeren binlerce paylaşım yapıldı. Kayyum rektör Melih Bulu’nun 2008 yılında “Sanal Akıncılar” isimli hükümetin politikalarını internet üzerinden yaygınlaştırdıkları bir grubun kuruculuğunu ve eğitmenliğini yapmış olması bu açıdan bakıldığında pek de tesadüf gibi görünmüyor!

Baskılar öğrencilerin eylemliliğini engellemedi, tersine eylemler ve öfke katlanarak büyüdü. Yasaklamalar ve okulun etrafı polis tarafından kuşatılınca öğrenciler yaratıcı eylemler geliştirdi. Kampüs içerisinde bir araya gelen yüzlerce öğrenci rektörlük binası çevresinde ve kampüs meydanında toplanarak tepkilerini dile getirdi.

Eylem sırasında Melih Bulu’nun rahat tavırları ve öğrencilere el sallaması tepkiyle karşılandı.

Kadıköy’e gitmek için okuldan topluca çıkan öğrenciler “Melih Bulu istifa”, “Kayyum rektör istemiyoruz” sloganları attı. Alt kapıdan çıkan öğrenciler alkışlarla sahilden Beşiktaş’a yürüdü. Burada motorlara binip Kadıköy’e sloganlarla gitti.

Anadolu yakasında dayanışma için gelen çok sayıda kişiyle buluşan öğrenciler büyük bir eylem yaptı.

***

Öğrencilere operasyon!

Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri ve onlarla dayanışmak için gelenler, güne evlerine yapılan şafak baskınlarıyla başladı. 28 kişi hakkında 2911 sayılı gösteri ve yürüyüş kanununa muhalefet ve polise mukavemet göstermek iddiaları ile yapılan operasyon sırasında evlerinin kapıları ve hatta duvarları kırılan öğrencilere yönelik baskı ve zorbalık, götürüldükleri Vatan Emniyet Müdürlüğü’nde de devam etti. Özellikle LGBTİ+ ve kadın öğrencilere yönelik olmak üzere çıplak arama, darp, cinsel taciz, tecavüz tehdidi gibi bir dizi insanlık dışı uygulamada bulunulduğu gözaltına alınanların avukatları tarafından kamuoyuna duyuruldu. Aynı gün içinde akademisyenler devir-teslim töreni sırasında rektörlük binasına sırtlarını dönerek basın açıklaması yaptı ve gözaltına alınan öğrencilerin serbest bırakılması çağrısında bulundu. Yüzlerce öğrenci de akademisyenlerin bu eylemine destek verdi. Polis önceki günkü eyleme katılan öğrencilere yeniden operasyon yaptı. 14 öğrenci daha gözaltına alındı.

(Sosyalist İşçi)

İlginizi çekebilecek diğer yazılar