Çoklu baro yasa tasarısına karşı avukatların Kuğulu Park civarında düzenlenen protesto gösterisi nedeniyle, öğrencilere açılan ceza davasının 3. duruşmasına dair bir basın açıklaması yapıldı.
2019 yılında ODTÜ LGBT Dayanışması tarafından düzenlenen Onur Yürüyüşü'ne polis saldırmış, çok sayıda öğrenciyi şiddet kullanarak gözaltına almış ve öğrencilerin haklarında ceza davası açılmıştı.
Türkiye Lgbtiq+ Onuru ve Hakları Avukatlar Grubu ile ODTÜ LGBT Dayanışması tarafından yapılan düzenlenen basın açıklaması metni, Avukat Öykü Didem Aydın tarafından okundu. Açıklamaya DSİP üyeleri de destek verdi. Basın açıklamasının tam metni şöyle:
"Bugün saat 10:00’da, ODTÜ LGBT Dayanışması’nın 2019 Onur Yürüyüşüne polis saldırısı yüzünden açılan ceza davasının Üçüncü Duruşmasında şu anda burada bulunan ODTÜ’lü öğrencileri savunacaktık. Öğrenciler, kampüsleri işgal edilerek gözaltına alınmışlar ve barışçıl gösteri düzenledikleri için suçlandırılmışlardır.
Bizler, ODTÜ LGBT Dayanışması Avukatları ve ODTÜ LGBT Dayanışması olarak, haftalardır LGBT özneleri hedef alan nefret kampanyasına dur diyen Barolarımızla ve bütün Avukat meslektaşlarımızla bu kere Savunma Yürüyüşü İçin dayanışmaya geldik.
Türkiye’nin bütün barolarından 1000 meslektaşımız geçen hafta yayınlanan LGBTİQ+ Hakları ve Onuru İçin Avukatlar Bildirisiyle LGBT Haklarını savundular ve İmzamız Onurumuzdur, dediler. Bugün, barolarımızın parçalanmasını ve Avukatların, LGBT de dahil olmak üzere, bütün hak öznelerine destek vermekten yoksun bırakılmasını protesto etmek için ODTÜ LGBT Dayanışması öğrencileriyle beraber Ankara Kuğulu Park’tayız.
LGBT Hakları ve Onuru İçin mücadele verenler, sadece Avukatlar ve Üniversiteliler değil: Bütün Özneler ve Destekçileridir. Sadece Barolarda, Üniversitelerde, Kuğulu Park’ta değiliz: Alışın Her Yerdeyiz! Eşitlik ve Özgürlük Talep Ediyoruz! Hiç kimsenin, demokratik düzenin ve hukuk devletinin öngördüğü kişi onuru korumasından bireyleri yoksun kılarak onları yalnızlığa ve çaresizliğe itmeye hakkı yoktur! LGBTİQ+ Hakları İnsan Haklarıdır. LGBTİQ+ Mücadelesi Büyük Bir Tarihsel Birikime ve Etik’e Dayanmaktadır.
Bizleri, bilim kisvesi altında, inanç kisvesi altında, ev içi kisvesi altında, okul kisvesi altında, kurum kisvesi altında, yok sayarak yaşamak-var olmak gibi, çalışmak gibi, ifade özgürlüğü gibi zaten var olan en temel insan haklarımızı elimizden alacağınızı sanıyor olabilirsiniz. Biz sevginin dilini, nefretin dilinden daha iyi biliyoruz: Biz insanı, hakkı ve değerleri gayet iyi biliyoruz.
Biliyoruz ki bizim özgürlük ve hak mücadelemiz sadece LGBT öznelerin değil, bütün insanlığın hak mücadelesine yapılan bir katkıdır. Biliyoruz ki Tarih Bizim Yanımızdadır. Hepimiz Eşit Olana Kadar Hiçbirimiz Özgür Değiliz!"