Antikapitalistler: Virüse ve kapitalizme karşı çözüm dayanışmada, örgütlü mücadelede

Antikapitalistler koronavirüsün yayılmasına karşı dayanışma çağrısı yaptı. Açıklama şöyle: 

Kapitalist sistem, 2008 yılından beri ekonomik bir kriz yaşıyordu. Virüs salgını sebebiyle şimdi çok daha büyük bir krize girdi. Kapatılan işyerlerinde yüzbinlerce işçi çalışıyor. Virüse karşı kalıcı bir tedbir bulunmazsa işsizlere milyonlarcası daha eklenecek.

Sağlık, eğitim ve sosyal güvenlikte yaşanan özelleştirmeler, toplumları salgın hastalıklar karşısında çaresiz bırakıyor. Parasız, kaliteli ve erişilebilir sağlık hizmeti olmadan bu salgını atlatmak çok zor. En gelişmiş kapitalist ülkelerin salgın karşısında ne kadar aciz kaldıkları ortada.  Kapitalist devlet yönetimlerinin toplumlara söyleyebildikleri tek şey “evden çıkmayın” demek. Silahlanmaya trilyon dolarlar ayıran kapitalist egemenler, virüsler karşısında aciz kalıyorlar. Sadece kendilerini değil, bütün insanlığı felakete sürüklüyorlar.

Türkiye hükümeti de virüsle mücadelede dünyadaki benzerlerinden farklı değil. Milyonlarca işçinin, emekçinin, yoksulun bu karantina dönemini nasıl atlatacağına yönelik hiçbir olumlu, destekleyen önerisi yok. Örneğin bugün açıklanan ekonomik tedbirlerde esnafın Halkbank’a borcu 3 ay erteleniyor ama halkın esnafa borcuna bir şey denmiyor. Hükümet ücretsiz izne çıkarılan işçinin SGK primini ödeyecek, ama işçinin ev kirasını kim ödeyecek, bir çözümü yok.

Antikapitalistler olarak kapitalizmin yok olmasının virüslere karşı mücadelede atılabilecek en önemli adım olduğunu söylüyoruz. Ancak virüs salgınına karşı kısa vadede, hemen bugün gecikmeden yapılması gerekenler var. Öncelikle;

-İşten çıkarmalar, özellikle kapatılan işyerleri için hemen yasaklanmalıdır. Çünkü patronların kriz dönemlerinde bildikleri en kolay yol, işçileri işten atmaktır. Gelir kaybı ve işsizlik ciddi halk sağlığı sorunu yaratır, bu pahalılık ortamında insanları salgına daha açık hale getirir.

-Kapatılan işyerlerindeki işçilerin maaşı için işsizlik sigortası devreye girmelidir, yetmediği yerde devlet bütçesinden destek sağlanmalıdır.

-İşyerlerinde koronavirüse karşı hijyen koşulları sağlanmalı ve sosyal mesafe uygulaması hayata geçirilmelidir. İşyeri organizasyonu ve üretim süreci virüsle mücadeleye uygun olmayan işyerlerinde üretime veya hizmete ara verilmelidir. İşçinin işyerinde enfekte olma tehlikesi söz konusu ise çalışmaktan kaçınma hakkı vardır.

-Çalışmak zorunda olan işyerlerinde, sağlık, lojistik, market vb. işçilerin virüsten koruyuculuğunu sağlamak için her türlü tedbir alınmalıdır.

-Özellikle sağlık çalışanlarının koşulları mutlaka iyileştirilmelidir. Çünkü çalışan personelin önemli bir kısmı, zorunlu olarak hem salgını önlemeye çalışanlar hem de en çok insanla temas edenler, yani kendileri de salgının yayılmasına sebep olacak kişiler.

-Kamu ve özel sektör ayrımı yapılmaksızın, risk gruplarında olan (hamile, kronik hasta, engelli, 60 yaş üstü) bütün işçilere derhal ücretli salgın izni verilmelidir.

-15 yaş altı çocuğu olan çalışan anne veya babaya ücretli izni verilmelidir. Bu hem çocukların bakımı için hem de planlanan uzaktan eğitimin etkili olabilmesi için şarttır.

-Göçmenlerin koronavirüse karşı sağlık hizmetlerinden faydalanabilmeleri, yerli veya göçmen tüm hastaların ücretsiz bakımı sağlanmalıdır.

-Virüsün yarattığı korku ve panik, daha otoriter ve baskıcı bir sistem yaratmak için kullanılmamalıdır. Aksine tam şeffaf bir yönetim tarzı hayata geçirilmelidir.

-Virüsle mücadelede dengeli ve sağlıklı beslenme önemli bir husustur. Gıda dağıtımını ve fiyatları kontrol edebilmek için, bazı market zincirleri kamulaştırılmalıdır.

-Sendikalar, emek ve meslek örgütleri koronavirüs ile mücadelede birlikte hareket etmelidir.

Taban inisiyatiflerinin kurulması, dayanışma ağlarının örülmesi için çaba gösterelim. Yalnızlık öldürür, dayanışma yaşatır.

Antikapitalistler Platformu

İlginizi çekebilecek diğer yazılar