Bayramlaşma üzerinden Suriyeli sığınmacılara yapılan suçlamalara bir yanıt da "Hepimiz Göçmeniz-Irkçılığa Hayır!" kampanyasından geldi.
Kampanya tarafından yapılan yazılı açıklama:
Göçmenlerin hayatı ve hakları seçim hesaplarının konusu değildir
"Göçmenlerin küçük bir azınlığının, geldikleri yerleri bayramda özel koşullarda ziyaret edebilmeleri, basit bir soru kılığında bir kez daha ırkçı hezeyanlara bahane edildi.
Aynı zamanda ırkçı ve faşist partilerin kurduğu grubun Avrupa parlamentosunda güç kazanması, küresel olarak içinde bulunduğumuz göçmen düşmanı atmosferin gerilemediğini gösteriyor.
Bu ortamda tekrarlanacak olan yerel seçimlerde “bayram ziyareti” türünden yalanların kabarttığı nefreti besleme yarışına girilmesi ne yazık ki olası.
Bu ülkede bir mülteci sorunu olduğu doğrudur, ancak göçmenler bu sorunun kaynağı değil mağdurlarıdırlar. 10 senedir burada yaşayan ve çalışan insanlara yılbaşı veya bayram kutlamanın bile çok görülebilmesi, bu insanların bir hayatı, geleceği ve hakları olduğunu görmezden gelme lüksü olduğunu düşünen siyasetlerin, kendinden de ırkçı siyasetler dışında bir muhalefetle karşılaşmıyor olmasından kaynaklanıyor.
Sebepleri önemli değil, kaynağı belirsiz rakamlarınızla da ilgilenmiyoruz: insan hayatının pazarlık edildiği bir dünya istemiyoruz! Birkaç bin kişinin senede bir kere yıkık evlerini ve hala hayatta olan yakınlarını görmeye gitmesinden, bu fırsatı dahi bulamayan milyonlarca insanın varlığına kuşku ve tiksintiyle bakmamız gerektiği sonucunu çıkaran siyasetler, gerçekten bizim iyiliğimizi düşünüyor olamaz.
Yalanlarla üretilen göçmen nefretini seçimlere sermaye etmeye kalkan herkes yalanlara ortak olmuş olur.
Sorunlar birikmiş olabilir, önceliklerimiz farklı olabilir; fakat unutmayalım, siyasileşmiş nefretin, ırkçılığın maliyeti her şeyden ağırdır. Bazıları için bazı koşullarda temel hakların önemsiz olduğunu ima edenlerin yarın bizim de haklarımıza göz dikmeyeceğinin garantisini kimse veremez.
Tekrarlanacak olan seçim özel koşulların ürünü ve hayal edilebilecek en gergin ortamda bu seçime gidiyoruz. Niyeti veya programı ne olursa olsun, kimsenin, bu ortamın üretilmesinde hiçbir payı olmayan milyonlarca göçmen emekçiyi hedefe koyarak, bu siyasi gerginliğin maliyetini arttırmaya hakkı yoktur.
Düşmanlık ve nefret değil, kardeşlik ve dayanışma kazandığı zaman biz de kazanacağız!
Hepimiz Göçmeniz – Irkçılığa Hayır!
(1 Haziran 2018)"