AKP ile MHP arasındaki af tartışması büyüyor

11.10.2018 - 13:18
Haberi paylaş

Recep Tayyip Erdoğan'ın geçtiğimiz günlerde MHP'ye yönelik sert sözlerinin ardından, af konusunda yerli-milli koalisyon içerisindeki çatlak büyüyor.

BBC Türkçe'den Ayşe Sayın'ın hazırladığı haber şöyle:

Cumhur İttifakı'nı yerel seçimlerde de sürdürmenin yollarını arayan AKP ve MHP arasında "af tartışması" nedeniyle kırılma yaşanıyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, MHP'nin TBMM'ye sunduğu yasa teklifine, "Yapılabilecek bir şey varsa değerlendirelim ama cezaevlerini boşaltmak için af çıkarılmaz. Bu konudaki çalışmalarımızı sağlam zemine oturtmak suretiyle yapılır. Anlık, ayak üstü düzenlemelerle değil. Adaletin tesisi farklıdır" sözleri MHP kanadında "kırgınlığa" yol açmış görünüyor.

Her ne kadar Erdoğan, tüm çekincelerine rağmen, Adalet Bakanlığı'nın bu konuda çalışma yaptığını açıklasa da, af teklifine yönelik açıklamalarına MHP'den yanıt gecikmedi. MHP'nin yasa teklifini hazırlama görevi verdiği Hukuk ve Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, hazırladıklarının bir "af" olmadığını, şartlı ceza indirimi olduğunu vurguluyor.

Feti Yıldız, Erdoğan'ın af gibi önemli bir konuda "ayaküstü düzenlemeler yapılamayacağı" yönündeki sözlerine kırıldığını vurgularken, hazırladıkları teklif konusunda Erdoğan'a doğru bilgi gitmediği görüşünde.

'Biz ayaküstü kanun falan hazırlamadık'

Temel anlaşmazlığın da AKP'nin hazırladığı teklifi "af" olarak nitelendirmesinden kaynaklandığına işaret eden Yıldız, şu görüşleri dile getiriyor:

"Bence Cumhurbaşkanına bilgiler tam gitmiyor. Cumhurbaşkanı'nın açıklamasında cezaevindeki yığılmadan dolayı 'Af çıkmaz' dedi. Biz, cezaevindeki yığılma nedeniyle af çıksın demiyoruz. Cezaevlerindeki yığılma provoke edilmeye hazır, enfekte olmuş vaziyette, terör örgütleri faydalanabilir, insanlar suç işler mahkum olur ama insan olmaya devam eder. Benim kırıldığım sadece şu, ayaküstü af kanunu hazırlanmaz' diyor sayın Cumhurbaşkanı. Biz ayaküstü falan hazırlamadık. Bu işin uzmanları ile inceleyerek hazırladık."

Yıldız, AKP içinde bir süredir tartışıldığı belirtilen "denetimli serbestlik" formülünün ise çözüm olmayacağı görüşünde:

"Şu anda denetimli serbestlikten faydalanan ya da mecbur kalan insanlar, tutuklu ya da hükümlü 455 bin. Bunlar günlük imza, haftalık imza atıyorlar. Burada denetleme yok, denetimli serbestlik dediğiniz aslında serbestlik, denetim yok. Bizimle ne öyle 450 bin kişiyi denetleme, kontrol etmek için elemanımız mevcut ne de fiziken yapılıyor. Ama adı denetimli serbestlik. Fiilen uygulanmıyor. Ben ceza avukatıyım, biliyorum. Bir denetimli serbestlikte ya da şartlı tahliyede bu mesele çözülmez. İnfaz oranları ile oynamayacaksın."

Uygun görmesi halinde Erdoğan'a teklif konusunda bilgi verebileceğini anlatan Yıldız, bütün iki parti arasındaki keskin görüş ayrılığına rağmen, düzenlemenin yasalaşacağı konusunda "umutlu" olduğunu belirtiyor. Yıldız, "Umutluyum, çünkü haklıyım" görüşünü dile getiriyor.

AKP'de hangi formüller tartışılıyor?

Cumhurbaşkanı Erdoğan, MHP'nin teklifini Meclis'e sunmasının ardından Adalet Bakanlığı'nın çalışma yaptığını açıklamıştı. Ancak AKP'de MHP'nin talebine tamamen kayıtsız kalınmasa da, af veya af anlamına gelecek düzenlemelerin "zamana yayılması" ve hatta "yerel seçim sonrasına bırakılması" görüşü ağırlık kazanıyor.

Kamuoyunda "Rahşan affı" olarak bilinen düzenleme dahil, geçmiş yıllarda çıkarılan afların siyasal sonuçlarını inceleyen AKP yönetimi, af çıkaran hükümetlerin, seçmen tarafından sandıkta cezalandırıldığına dikkat çekiyor. AKP'ye göre, af gibi önemli düzenlemelerde geniş kamuoyu desteği gerektiği için sadece MHP ile değil, örneğin ana muhalefet partisi CHP'nin de desteğini alacak bir formül olması gerektiği savunuluyor.

Denetimli serbestlik mi?

AKP'de MHP ile olan ittifakı tehlikeye atmamak için yapılabilecek en ileri düzenleme olarak "denetimli serbestlik" formülü seslendiriliyor.

Cezasının bitmesine birkaç yıl kalanların her hafta yetkili mercilere imza vermesiyle cezaevinden tahliye edilmesi anlamına gelen denetimli serbestliğin 2015 yılında da çıkarıldığına işaret eden AKP'li bir milletvekili, "Denetimli serbestlikte sınır 2 yıldan, 3 yıla çıkarılabilir. Bundan daha ileri bir adım atılması bizim açımızdan zor görünüyor. Denetimli serbetlikte de yine belli suçlar kapsam dışı kalabilir" görüşünü dile getiriyor.

Bültene kayıt ol