Andrew Brunson serbest bırakılmayınca: Türkiye ile ABD gerilimi hat safhada

27.07.2018 - 12:03
Haberi paylaş

24 Haziran sonrası seçilen yönetim ile ABD arasındaki gerginlik dinmedi. Türkiye, müttefiki ABD tarafından tehdit ediliyor.

İzmir’de 35 yıl hapis istemiyle tutuklu yargılanan ABD’li pastör Andrew Brunson adli kontrol kararıyla ev hapsine alınmıştı.

Öncelikle ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence “Şayet Türkiye bu masum din adamını serbest bırakıp Amerika’ya göndermek için derhal adım atmazsa ABD Brunson serbest kalan dek Türkiye üzerinde ciddi yaptırımlar uygulayacak” diye tweet attı.

Bundan bir saat sonra ise Donald Trump tehdit etti: 

“Birleşik Devletler, harika bir Hristiyan, aile adamı ve harikulade bir insan olan pastör Andrew Brunson’ı uzun süredir hapsettikleri için Türkiye’ye geniş çaplı yaptırımlar uygulayacak. Büyük ızdırap çekiyor. Bu masum din adamı derhal serbest bırakılmalı!”

Türkiye'den açıklama

Pastörü 18 ay boyunca iddianamesiz hapiste tutan Türkiye yönetimi ise ABD'ye "yargının bağımsız olduğunu" söyleyerek açıklamalara karşı çıktı.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ABD Başkanı Donald Trump’ın Türkiye’yi yaptırımla tehdidine ilişkin, “Kimse Türkiye’ye dayatmada bulunamaz. Hiç kimsenin tehdidine müsamaha edemeyiz” dedi.

Konuya ilişkin Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamadaysa “Türkiye’ye kimse emir veremez ve tehdit edemez. ABD Yönetimini bir an önce bu yanlış (tehditkar) söylemi bir kenara bırakarak yapıcı diyalog çerçevesine dönmeye davet ediyoruz” dendi.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ise Trump’ın Türkiye’yi yaptırımla tehdidine ilişkin, “ABD yönetiminin açıklamalarının, bir NATO müttefiki olan ülkemize yönelik kullanılan tehditkar dilin kabul edilmesi mümkün değildir” değerlendirmesinde bulundu.

Kalın şöyle devam etti: “FETÖ konusunda bugüne kadar hiçbir adım atmayan ABD yönetimi, bağımsız Türk yargısının yetki alanında olan bir hususu bahane ederek Türkiye’ye karşı tehditler savurarak netice alamayacağını bilmelidir. ABD, kendi çıkarlarına, müttefiklik ilişkimize daha çok zarar vermeden bir an önce tavırlarını gözden geçirerek yapıcı bir zemine dönmelidir.”

Esir takası iddiası

Washington Post gazetesi, Tel Aviv’de tutuklu Ebru Özkan’ın 15 Temmuz’da ABD Başkanı Donald Trump’ın talebi üzerine Rahip Craig Brunson’ın Türkiye’de serbest bırakılması karşılığında salıverildiğini yazdı. 

Gazete, ABD Başkanı Donald Trump’ın 14 Temmuz’da İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu’yu telefonla arayarak İsrail’de 11 Temmuz’da gözaltına alınan Ebru Özkan adlı Türk vatandaşının bırakılmasını istediğini yazdı. Gazeteye göre Trump, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile 11 Temmuz’daki NATO zirvesinde yaptığı görüşmede ABD’li din adamı Andrew Brunson’un serbest bırakılması karşılığında bir anlaşma yaptığı için İsrail’den bunu talep etti.

27 yaşındaki Özkan, Kudüs’e yaptığı ziyaretin ardından 11 Haziran’da Türkiye’ye dönmek için geldiği Tel Aviv’deki Ben Gurion Havalimanı’nda terör örgütleri (Hamas) ile birlikte komplo kurmak ve devlet güvenliğine tehlike arz etmek gibi terörizm suçlamaları ile gözaltına alınmış, 15 Temmuz’da ise İsrail Özkan’ı Türkiye’ye sınır dışı etmişti.

İsrail’in merkezli Haaretz gazetesine konuşan ve adının açıklanmasını istemeyen bir İsrailli yetkili, Trump’ın Özkan’ın serbest bırakılmasını istediğini doğruladı. Yetkili “Başkan Trump’tan bu yönde bir istek geldiğini doğrulayabilirim” diye konuştu.

ABD Senatosu da topa girdi: Türkiye’ye kredi kısıtlaması

ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Senatör Bob Corker Türkiye’nin uluslararası kuruluşlardan kredi almasını kısıtlayacak iki partili yasa tasarısının komitede kabul edildiğini açıkladı.

Altı ABD’li senatör geçtiğimiz hafta ‘Türk hükümeti ABD vatandaşlarının tutukluluk haline son verene kadar’ uluslararası finans kuruluşlarının Türkiye’ye kredi vermesinin kısıtlanmasını öngören karar taslağı hazırlamıştı.

Ne olmuştu?

15 Temmuz darbe girişiminin ardından gözaltına alınan Amerikalı pastör Andrew Brunson, 9 Aralık 2016’da tutuklanarak cezaevine gönderilmişti.

Brunson hakkında 18 ay boyunca iddianame hazırlanmadı. Hazırlandığındaysa, OHAL dönemi hukukunda genel olarak görüldüğü gibi, iddianamede suç unsuru oluşturacak herhangi bir delil yoktu.

Brunson hakkında ‘FETÖ’ye ve PKK’ya üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek’ten 15, ‘casusluk’tan da 20 yıl olmak üzere 35 yıl hapis cezası isteniyor.

Davanın 18 Temmuz’da görülen duruşmasında da tahliye kararı çıkmamıştı.

Bu gelişmenin ardından ABD Başkanı Donald Trump, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a hitaben tweet atıp pastörün rehin tutulduğunu ve bu konuda bir şeyler yapması gerektiğini söylemişti.

Bültene kayıt ol