Almanya’daki Die Linke/Sol Parti’nin Öğrenci birimi olan SDS’nin açıklaması.
Şeyh Cerrah'taki insanlarla dayanışmaya
Dünyanın dört bir yanından gelen Doğu Kudüs'teki yerinden etmelere ve şiddete son verilmesi için yapılan çok sayıdaki çağrıya katılıyoruz. Dayanışmamız Şeyh Cerrah'ta evlerini kaybetme riskiyle yaşayanlarladır. Adaletsizlik içinde yaşayan Filistinlilerin seslerinin duyulmasını istiyoruz.
Bu son çatışmalar Doğu Kudüs'ün Şeyh Cerrah semtindeki Filistinlilerin evlerinin ellerinden alınmasıyla tetiklendi. "Çatışmayı anlamak için İsrail ve Filistin tarihinde 1970 yılına kadar geri gitmek gerekiyor. O günlerde Yahudilere, Doğu Kudüs'te 1948 savaşında kaybettikleri toprakları geri alma yetkisi tanıyan bir kanun çıkarıldı." diye yazıyor taz gazetesi. İsrailli insan hakları örgütlerinden Ir Amim'in de belirttiği gibi, bu kanun o tarihte aynı şekilde topraklarını kaybeden Filistinlilere de topraklarını geri alma hakkı tanımadığı için ayrımcıdır. Ir Amim'den Aviv Tatarsky'nin açıkladığı gibi, Filistinli İsrailliler mahkemeyi kaybetti, çünkü Yahudilere tanınan hakkın tam tersi olarak hukuk sistemi, onların "biz mülteciyiz, mülklerimizi kaybettik" demelerine imkân vermiyor. Yani evler bu şekilde geri alınabiliyorsa, bu İsrailliler için geçerli olduğu gibi Filistinliler için de geçerli olmalıdır.
Kudüs'ün Arap Doğu kısmı, Frankfurter Rundschau gazetesinde belirtildiği gibi genel anlamda Batı kısmıyla eşit düzeyde değil. "Orada yaşayan Filistinliler medeni hakları sınırlandırılmış, tahammül gösterilen kişilerdir". Demokratik bir hukuk devletinde eşit haklar herkes için geçerli olmalıdır. Kısa bir süre önce İnsan Hakları İzleme Örgütü'nden bir uzmanın raporunda eleştirdiği gibi, İsrail'deki durum açıkça böyle değil.
Bu politika uluslararası alanda giderek daha çok hedefe alınmaktadır. Yalnızca son günlerde, Black Lives Matter ve Fridays for Future hareketlerinin yanı sıra Greta Thunberg de, Şeyh Cerrah'taki olaylara dikkat çektiler ve orada yaşayanlarla dayanışma içinde olduklarını ifade ettiler. Solcu ve liberal Amerikalı senatörlerden bazıları yerinden etmelerin derhal sona erdirilmesi için güçlü çağrılar yaptılar. ABD'den "Doğu Kudüs ve Batı Şeria'da hükümetle işbirliğiyle çalışan aşırılıkçı İsraillilerin şiddetine güçlü bir şekilde karşı" pozisyon almasını talep eden Bernie Sanders'ın yanı sıra, Twitter'da, "Şeyh Cerrah'ta yaşayan Filistinlilerle dayanışma gösteren" Alexandria Ocasio-Cortez ve ayrıca Elizabeth Warren yerinden etmelere "iğrenç ve kabul edilemez" diyerek şöyle devam etti: "Bu yerinden etmeler illegaldir ve derhal durdurulmalıdır."
Almanya'daki durum farklı. Filistinli örgütlerin ve aktivistlerin açıklamaları ayrıca İsrail hükümetini eleştirenler ve Yahudi solcuların sesi hâlâ çok az duyuluyor. Buna karşın WELT gazetesi bir "Ramazan İsyanı" diyerek Müslüman karşıtı ve ırkçı ruh halini körüklüyor. Ön plana, mevcut durumun nedeni olmasalar da açıkça kınanması gereken Hamas'ın roket saldırıları çıkarılıyor. Ancak Die Linke'nin (Sol Parti) Federal Meclis Grubu'nun dış politika sözcüsü Gregor Gysi'nin dile getirdiği gibi "Yalnızca Gazze Şeridi'den gelen roketler yok, aynı zamanda Kudüs'te de Filistinlilerin direnişi var. Bu direniş İsrail'in polisiye ve askeri üstünlüğüne karşın, güçsüzlüğünden kaynaklanmaktadır. Ve Filistinlilere etkili bir biçimde yardım eden hiçbir ülke yok. Bütün bu huzursuzluk Filistinlilerin ümitsizliklerinden besleniyor.”
Sol olarak bizler daima ezilenlerin yanındayız. Kimi hedefe alıyor olursa olsun biz her türlü ırkçılığa karşı mücadele ederiz. Herkes için adalet ve barış içinde iyi bir yaşam istiyoruz. Bu nedenle yerinden etmelerin ve yeni yerleşim yeri yapımlarının derhal durdurulmasını talep ediyoruz. Ateşkes çağrısı yapıyoruz. Çünkü tırmanan gerginliğin kurbanları bölgedeki tüm halklardır. Ayrımcı ve ırkçı kanunların kaldırılmasını talep ediyoruz. Ve barış ve adalet için İsrail'de ve Filistin'de mücadele edenlere destek olmaya çağırıyoruz. Sessiz kalmayarak, kendimizi konumlandırıyoruz: Filistin Konuşuyor, Migrantifa-Grupları, Migrantifa-Berlin/NRW ve de Orta Doğu’da Adil Barış için Yahudi Sesi gibi gruplarla eylemler yaparak, işlerini destekleyerek.
Almancadan Çeviren: Z.Soner Dinç