BM konferansındaki anlaşma iklim yıkımını durdurmayacak

19.12.2018 - 09:45
Haberi paylaş

Epey tantananın sonunda, Birleşmiş Milletler iklim değişikliği müzakereleri sona erdi. Fakat iklim faciasını engelleyebilecek “gibi yapan” bile pek az mutabakat ile.

200 ülkenin temsilcileri, evvelki iklim değişikliği toplantılarında varılan anlaşmaların nasıl uygulanacağını görüşmek için iki haftalığına Polonya’nın Katowice şehrinde toplandı.

2015’te Paris’teki son iklim zirvesinde, karbon emisyonunun kısıtlanması hususunda küresel sıcaklık artışını sanayi öncesi dönemin seviyesinin 2 derece üzerinde tutmaya gayret edileceğinde uzlaşma sağlanmıştı.

Polonya’daki müzakerelerde bunu yürürlüğe koymak amacıyla ana hatların belirlenmesi için çalışıldı.

Daha tartışmalı bazı sorunlar gelecek senenin müzakerelerine ertelendi.

Devletler, sera gazı emisyonlarının nasıl kayıt altında tutulacağı hakkında anlaşmaya vardılar. Bu, Paris müzakerelerinden çıkan kilit bir noktaydı.

Fakat iklim bilimcilerinin ve kampanyacılarının merkezi bir tavsiyesi olan, gelecekte emisyonların azaltılması konusunda hedeflerini ilerletme fırsatını değerlendirmediler.

Ve -zengin şirketlerin etkin bir biçimde kirletme hünerini satın alabildiği- karbon kredileri, uzlaşmayı engelleyen bir çekişme noktası oldu.

COP24: Yokoluş isyanı, öğrenci grevleri, Sarı Yelekliler

Felaket

Bu yıl, muhafazakâr bir yapı olan BM Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC) tarafından, en korkunç iklim değişikliği senaryosunun engellenebilmesi için yalnızca 12 yılın kaldığının açıklandığı bir rapor yayımlandı.

Ve rapor, Paris’teki 2 derece sınırının aksine, sıcaklık artışının 1.5 derece ile sınırlanmasını önermekteydi.

IPCC raporuna nasıl tepki verileceği konusunda uzlaşmazlıklar bulunmaktaydı. ABD, Rusya, Suudi Arabistan ve Kuveyt, IPCC’ye desteklerini kestiler.

Konferans, araştırmada varılan sonucu ele almak yerine, araştırmanın “zamanla neticelendirilmesini” selamladı.

Ve kilit bir sorun olan, ülkelerin sıcaklıkları önerilen alt limitle kısıtlayıp kısıtlamayacağı meselesi konferansta tartışılmadı.

Fakat politikacılar için iklim değişikliği konusunda harekete geçme baskısı tırmanıyor.

Kasım ayı boyunca Avustralya’nın birçok yerinde öğrenciler, iklim değişikliği için harekete geçilmesi talebiyle protestolar ve boykotlar düzenledi.

Almanya’da da üniversite ve okullarda haftalarca boykotlar vardı.

Ve İngiltere’de Yokoluş İsyanı (Extinction Rebellion) isimli doğrudan eylem grubu, sokaklarda binlerce kişiyle, bir “iklim olağanüstü hâli” ilan edilmesi için eylem yaptı.

Bunların bazıları müzakerelere etkide bulundu. Genç iklim aktivisti Greta Thunberg, Katowice’de günlük basın toplantıları düzenlendi. Ve hazır bulunan tüm konferans katılımcılarına, “eğer sisteme kendi içinde çözüm bulmak imkansızsa belki de sistemi değiştirmeliyiz” dedi.

Ama anlaşmayı müzakere edenlerde bu “olağanüstü hâl” hissi bulunmamaktaydı.

Zirveyi yöneten Polonyalı yetkili Michal Kurtyka, çıkan sonucu memnuniyetle karşıladı. “Çocuklarımız bıraktığımız mirasa bakacaklar ve bugün karşılaştığımıza benzer önemli anlarda doğru kararları aldığımızı anlayacaklar” diye tweet attı.

Ancak birçok kampanyacı ve bilim insanı, müzakerelerin ihtiyaç olanı karşılamakta çok yetersiz kaldığını söylüyor.

(Röportaj) Nuran Yüce: “İklim değişiminden G20 sorumludur”

Potsdam İklim Etkisi Araştırma Enstitüsü uygulama direktörü Johan Rockstrom, “En büyük kaygım, BM müzakerelerinin, büyük amaçların bilimle hizaya konması konusunda yenilmiş olmasıdır. Bu yüzyılda bizi çok tehlikeli, 3-4 derece daha sıcak dünyaya götürecek bir yol izlemeye devam ediyoruz. Daha yalnızca 1 derece ısınmada, aşırı hava olayları yerküredeki insanları şimdiden vuruyor.”

Ve gelecek yılın müzakereleri şimdiden zorluklarla karşılaşıyor.

Yeni seçilen Brezilya başkanı Jair Bolsonaro, gelecek yılın iklim müzakerelerine ev sahipliği yapma adaylığını iptal etti, zirve bunun yerine Şili’de yapılacak.

Son bir yıldaki heyecanlı iklim değişikliği eylemleri, yerküre için verilen mücadelenin profilini yükseltti ve politikacıların üstünde baskı oluşturdu.

Ancak BM iklim değişikliği müzakereleri, iklim felaketini engellemek için gereken radikal değişiklikleri sağlamayacak.

Müzakereler, iklim krizini yaratan politik ve ekonomik yapıyı sürdürmeyi deneyen sistemin içinde gerçekleştirildi.

Gerçek bir sürdürülebilir gelecek, ancak -çokuluslu şirketlerin kârlarının değil- insani ihtiyaçların merkezinde olduğu bir toplumla gelecek.

Sarah Bates

(Socialist Worker'dan Türkçe'ye Akın Deniz Sorucu çevirdi)

İklim değişikliği: Sıcaklık 3.3 santigrat derece artacak​

Bültene kayıt ol