Dila Ak

Dila Ak son yazıları

Dila Ak tüm yazıları

24.11.2023 - 10:44

25 Kasım’da yine birlikteyiz

Bir süredir, var olan bir sorunu çözüme ulaştırmadaki en önemli adımın, öncelikle o sorunun kendisinin doğru tanımlanması olduğunu düşünüyorum. Yaşadığımız sorunun farkına varıp onu doğru bir şekilde tanımlayamazsak, soruna ilişkin doğru ve kalıcı bir çözüm üretmek de zor olacaktır.

Bu giriş, yazının 25 Kasım’a dair olduğunu belli etmiyor olabilir elbette, fakat neden böyle bir giriş yaptığımı da açıklayacağım. 

Yıllar boyunca oğlan ve kız çocukları olarak pek çok saçmalıkla büyütüldük. Kız çocukları sürekli “edepli ve ahlaklı” olduğunu belli edecek şekilde davranma, öyle giyinme gibi kurallarla büyütülürken, oğlanlar ise sürekli güçlü olma, duygusuz olma ve hep bir şekilde – annesi olabilir, kız kardeşi ya da ablası olabilir – belli bir kadını koruması gerektiği bilgisi ile büyütüldü. Tüm bu saçma sapan toplumsal normlar, gelenekler, adetler, inanışlar erkeğin şiddetini bir şekilde meşrulaştırmayı temelinde görev edinen şeyler olarak hayatımızda yer etti. “Babandır/abindir/kocandır, sever de döver de” dendi örneğin. 

Hal böyle olunca, uygulanan şiddet normalleştirilmiş oldu. Toplumda böylesine yer etmiş bir şiddetin karşısında durmak elbette kolay olmuyor. Ancak, neyse ki kadın dayanışması bugün öyle bir yerde ki, bu dayanışma ruhu sayesinde pek çok kazanım da elde ettik. Bu kazanımlardan bir tanesi olarak, kadına uygulanan şiddeti bir sorun olarak ele almaya, sorunu tanımlamaya ve çözüme gidecek yolları keşfetmeye başladık. Tek şiddet biçiminin fiziksel şiddet olmadığını, duygusal, ekonomik, dijital şiddet türleri gibi farklı türlerinin de olduğunu ve tüm şiddet biçimlerinin karşısında durmamız gerektiğini konuşmaya başladık, kadın bedeni üzerinde kurulmaya çalışılan tahakkümün karşısına dikildik. 

Daha da önemlisi, tüm bu şiddet biçimlerinin bazı coğrafyalara özgü olmadığını, dünyanın her yerinde mevcut olduğunu dile getirdik. Çözüme giden yolda birbirimize ışık tuttuk. Dünyanın farklı yerlerinden kadınlar olarak Afganistanlı kadınların sesi olmaya çalıştık, Filistinli kadınların sesini duyurmaya çalıştık, başka bir kadın daha erkek ve devlet şiddetiyle öldürülmesin diye mücadelemizi yükselttik.

Bu yıl da, haklarımızdan vazgeçmeyeceğimizi göstermek için, şiddeti cezasızlıkla ödüllendiren kararlarına karşılık adalet saraylarını yakabileceğimizi göstermek için, yalnız olmadığımızı birbirimize hatırlatmak için, kadına yönelik şiddetin karşısında durabilmek için 25 Kasım’da saat 16:00’da Mecidiyeköy’de buluşuyoruz.

Dila Ak

(Sosyalist İşçi)


Bültene kayıt ol