Portreler: Rachel Corrie

24.11.2023 - 10:46

Rachel Corrie, 10 Nisan 1979’da ABD’de Washington eyaletine bağlı Olympia kentinde doğdu.  Üç kardeşin en küçüğü olan Corrie’nin ailesi, kardeşi Cindy’ye göre “Ortalama Amerikalılardı. Politik olarak liberal, ekonomik olarak muhafazakar, orta sınıf.” 

Corrie, Capital Lisesi’ni bitirdikten sonra Evergreen Devlet Koleji’nde üniversite eğitimine başladı ve bir dizi sanat dersi aldı. Kamu hizmetinde gönüllü çalışmak için bir yıllığına eğitimine ara veren Corrie, üç senesini de psikolojik hastalıklar yaşayanları ziyaret ederek geçirdi. Üniversitedeyken, Uluslararası Dayanışma Hareketi’nin (ISM) yerel kolu Barış ve Dayanışma için Olympialılar grubuna katıldı ve hayatının geri kalanında bir barış aktivisti olarak çalıştı. ISM, Filistin’deki Batı Şeria ve Gazze’de İsrail ordusunun uyguladığı şiddete karşı çıkan bir aktivist grubuydu. Olympia ve Refah Sınır Kapısı’ndaki çocuklar arasında bir mektup arkadaşı programı da örgütleyen Corrie, üniversitenin son yılında Gazze’ye gitmeye karar verdi. Bunun için bağımsız bir çalışma programı teklifi veren Corrie, 2003 yılında ISM ekibiyle beraber Gazze’ye gitti. 

Gazze’de özellikle çocuklarla ilgili çalışmalar yürüten Corrie ve yanındaki ISM ekibi, Gazze’deki evlerin yıkımına karşı İsrail buldozerlerinin önüne dikiliyor ve İsrail’in şiddetine karşı sivilleri korumak için canlı kalkan oluyorlardı. İsrail devletine göre Filistinlilerin evlerinin yıkılması kaçınılmazdı, İsrailli otoriteler silahlı direnişçilerin bu evleri siper olarak kullandıklarını ve altından tüneller kazarak silah edindiklerini iddia ediyordu. Corrie, Gazze’de bulunduğu sırada aynı zamanda Kanadalılar tarafından inşa edilen ve İsrail buldozerleri tarafından tahrip edilen bir barajın tamir edilmesi için uğraşıyordu. El İskan Barajı’yla beraber Refah’taki suyun yüzde 50’sini sağlayan barajın tamir edilmesi için çalışan işçiler, düzenli olarak İsrail ordusunun saldırılarına maruz bırakılıyordu. Bu saldırılara karşı Corrie, baraj yapımının devam edebilmesi için çaba harcadı.  

2003 yılı ABD ordusunun da Irak’a saldırmaya hazırlandığı yıldı. Dünyanın dört bir yanında savaş karşıtı protestolar oluyordu. Savaşa karşı çıkan Rachel Corrie, küresel eylem günü olan 15 Şubat 2003’te Gazze’deki eyleme katılarak, geldiği ülkenin, ABD’nin bayrağını yaktı. Corrie, Filistin’den ailesi ve arkadaşlarına e-postalar yolluyordu. 27 Şubat tarihli mektubunda, “Filistinlilerin şiddetinin işleri kolaylaştırmadığını” söyleyen annesine şöyle yazıyordu: 

“Herhangi birimizin hayatları ve refahı tamamen bastırılıyor olsa, çocuklarla birlikte giderek daralan bir alanda yaşasak, daha önceki deneyimlerden askerlerin, tankların ve buldozerlerin bizim için her an gelebileceğini ve kim bilir ne kadar zamandır ektiğimiz seralarımızı yok edeceklerini bilsek… Sence geriye ne kadar parça kaldıysa onu korumak için bir şekilde şiddet içeren yöntemleri deneyebilir miydik?”

16 Mart 2003’te Corrie ve arkadaşları Refah’taki bir evin yıkımını durdurmak için zırhlı bir İsrail buldozerinin karşısına dikildi. Buldozer, Corrie’nin üzerinden geçerek onu ağır şekilde yaraladı. Hastaneye kaldırılan Corrie kurtarılamadı. Başta olayı bir kaza olarak yorumlayan İsrail devleti, Corrie ailesinin çabalarıyla kapsamlı bir soruşturma başlatmak zorunda kaldıysa da 2012 Ağustos’unda İsrail’deki üst mahkeme davanın reddedilmesine karar verdi. 

Corrie’nin ailesi ve dünyanın her yanındaki savaş karşıtları Filistin’in işgaline karşı mücadele etmeye devam ediyor.

Can Irmak Özinanır

(Sosyalist İşçi)



Bültene kayıt ol