Mayıs’ta 18 kadın daha katledildi!

06.06.2021 - 15:13

Mayıs ayında en az 18 kadın erkekler tarafından öldürüldü. Öldürülen 4 kadının koruma veya tedbir kararı vardı. Aynı zamanda en az 25 kadın şüpheli bir şekilde ölü bulundu.

Bianet’in yerel ve ulusal gazetelerden, haber sitelerinden ve ajanslardan topladığı verilere göre, Mayıs ayında öldürülen 18 kadının 12’si kocası, eski kocası, sevgilisi tarafından 2’si ise abisi, oğlu gibi aile üyeleri tarafından öldürüldü. 1 kadını komşusu öldürdü. 3 kadını öldüren erkeğin yakınlık derecesi basına yansımadı.

Öldürülen 18 kadından 14’ünün hangi bahanelerle öldürüldüğü basına yansımazken 2 kadın ayrılmak istediği bahanesiyle katledildi.  Erkekler 2 kadını da kıskançlık bahanesi ile öldürdü. 

9 kadın ev içinde, 5 kadın sokak, hastane gibi ev dışı alanlarda erkekler tarafından yaşamdan koparıldı. Erkeklerin 4 kadını nerede öldürdüğü bilgisi basına yansımadı. 10 kadın ateşli silahlarla, 7 kadın kesici aletlerle katledildi. Erkekler 1 kadını boğarak öldürdü.

Aynı verilere göre, Mayıs ayı içerisinde erkekler en az 67 kadına şiddet uyguladı, en az 13 kadını taciz etti, en az 9 kadına tecavüz etti ve en az 54 kadını da seks işçiliğine zorladı. Aralarında oğlan çocukların da olduğu en az 16 çocuğu istismar eden erkekler, en az 1 çocuğu öldürdü.

Kadına şiddet tolere edilemez!

Kadınların artık bir kişi daha eksilmeye tahammülü kalmamışken Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, pandemi döneminde artan kadına yönelik şiddetin “tolere edilebilir” düzeyde olduğunu söyledi. Tolere ettiğiniz şiddet yüzünden erkekler 2020’de 284 kadını katletti, en az 792 kadına da şiddet uyguladı. 2021’in sadece ilk 5 ayında, 126 kadın erkekler tarafından öldürüldü. 

Hem ev içinde hem de kamusal alanda artan erkek şiddetiyle her gün burun buruna yaşarken, hayatta kalmak için mücadele etmeye çalışırken Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı’nın bu söylemleri, tavrı tolere edilemez! 

Kadınların yaşamlarını hiçe sayan, değersizleştiren; kadına yönelik şiddeti münferit ve meşru gören bu anlayış tolere edilemez! 

Aynı zamanda Bakan Yanık, 2014 yılından bu yana şiddet araştırması olmadığını belirterek, “Araştırma olmadığı için şu anda görmek ve yorumlamak çok mümkün değil fakat ben de bu artış nedenlerini merak ediyorum” dedi. Şiddetin artış nedenini araştırmakla, çözmekle yükümlü olan; kadınları, çocukları, LGBTİ+’ları, mültecileri koruması gereken bir bakanlığın şiddetin artış nedenini merak etmekle yetinmesi kabul edilemez. 

Şüpheli kadın ölümleri aydınlatılsın!

Yalnızca bu ay en az 25 kadın şüpheli bir şekilde ölü bulunmuşken İçişleri Bakanı Süleyman Soylu yaptığı bir açıklamada, “Türkiye’de faili meçhul cinayet yok.” dedi. Peki bunun üzerine soruyoruz, faili meçhul cinayet yoksa şüphelileri belli olan Yeldana Kaharman'a, Nadira Kadirova'ya, Gülistan Doku'ya, Rabia Naz'a, İpek Er’e ne olduğu neden açıklanmıyor? Bu davalarda neden etkin bir soruşturma yürütülmüyor, neden bu kadınların failleri dışarda elini kolunu sallayarak geziyor?

Faili meçhul bırakılan kadın cinayetleri, şüpheli kadın ölümleri bir an önce aydınlatılmadır. Ekonomik ve siyasal olarak nüfuzlu kişilerle ilgili cinsel saldırı ve cinayet iddialarının üzeri kapatılmamalıdır. Aynı zamanda faillerin ve soruşturmaların kapatılmasında rolü olanlar da yargılanmalıdır. 

İstanbul Sözleşmesi bizim, vazgeçmiyoruz!

Devlete şiddeti önleme, kadınları koruma, kadınları güçlendirecek destek mekanizmalarını oluşturma ve failleri cezalandırma yükümlülüğü veren İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesine yönelik hukuksuz kararı kabul etmiyoruz. Haklarımızdan, hayatlarımızdan vazgeçmiyoruz. 

Şiddet faili erkekleri koruyanların, kadına yönelik şiddeti "tolere edilebilir" bulanların, mafya-devlet hesaplaşmasını kadın bedeni ve hayatı üzerinden yürütenlerin İstanbul Sözleşmesi'nden çekilme kararına karşı hep birlikte haykırmak için 19 Haziran Cumartesi günü İstanbul Sözleşmesi’nden Vazgeçmiyoruz Mitinginde bir araya geliyoruz! 



Bültene kayıt ol