Ataşehir'de kâğıt toplayıcıları ve kâğıt toplama alanlarına yapılan baskında 200'e yakın işçi gözaltına alındı.
İstanbul Valiliği’nin 23 Ağustos’ta kâğıt toplayıcılığının yasaklanmasına yönelik aldığı karar sonrası, atık depolarına baskınlar devam ediyor. Ümraniye’deki baskının ardından bu gece saatlerinde de Ataşehir’deki kâğıt toplama alanlarına baskın yapıldı.
Ataşehir Belediyesinin önünde ekiplerin onlarca iş makinesiyle yaptığı hazırlığın ardından bazı depolar eş zamanlı olarak basıldı. Kâğıt toplamada kullanılan çekçek arabalarına ve diğer malzemelere el konuldu, 200’e yakın işçi gözaltına alındı.
Baskında çok sayıda göçmen işçi gözaltına alınarak Tuzla Göçmen Toplama Merkezi'ne götürüldü.
Ümraniye baskınında 3 kişi tutuklandı
Önceki gün Ümraniye'de atık kâğıt işçilerinin depolarına polis ve zabıta ekipleri tarafından baskın düzenlenmiş, işçiler baskına karşı direnmişlerdi. Direnen işçiler gözaltına alındı, 3 işçi tutuklandı. Ümraniye baskını sonrası işçiler basın açıklaması yaptılar, açıklamayı işçiler adına Mahmut Aytar okudu.
Basın açıklamasından başlıklar şöyle:
“Daha önceki baskınlar sonrası Valilik açıklamalarında kâğıt toplayıcıları; çevre ve halk sağlığını tehlikeye sokmak, kayıt dışı ve sağlıksız koşullarda istihdama yol açmak, kamu zararı, haksız kazanç elde etmek, güvenlik sorunu yaratmak, kayıt dışı göçmen çalıştırmak gibi iddialarla suçlanıyordu. Ancak dün yapılan baskınlar sonrasında yapılan Valilik açıklamasının dili daha olumlu.
Valilik, denetimlerinin hedefinin, mevzuat hükümlerine uygunluğun sağlanması olduğunu ifade ediyor. Valiliğin dil farklılığı daha önceki uygulamaların ve yarattığı yıkımların kamuoyu tarafından kabul edilmediğini, halkımızın bu zorbalığı onaylamadığını açıkça gösteriyor.
Düne kadar devlet görevlileri kâğıt toplayıcılara “gönüllü çevreciler” diyerek teşekkür ediyordu. Van depreminde Cumhurbaşkanı meclis kürsüsünden kâğıt toplayıcılara teşekkür etti. Daha düne kadar “gönüllü çevreci” dediğiniz insanlara bugün bu kadar ağır ithamlarda bulunuyorsunuz. Bu halk yaşananları görüyor değerlendiriyor. Halkın iddia ettiğiniz gibi size mi yoksa kendisi gibi yoksul kağıtçılara mı destek verdiğini hep beraber göreceğiz.
Bizler çektiğimiz tüm acılara rağmen hayata tutunabilmek ve onurlu yaşamak için bu işi yaptığımızı defalarca belirttik. Bizim haksız kazanç sağladığımızı söylemek kimsenin haddine değildir. Haksız kazanç elde ettiğimizi söyleyenler gelsinler ve sadece bir gün bizimle çalışıp bizimle yaşasınlar. O zaman kazancımızın helal mi haram mı olduğunu anlayacaklardır.
Biz kağıt toplayıcıları olarak tüm bu baskılara, haksızlıklara karşı uluslararası mahkemelerde dahil olmak üzere tüm anayasal, demokratik haklarımızı kullanmaya devam edeceğiz ve bizi yaşamın kıyısı olan çöplere kadar sürükleyenlerin bizi buradan uçuruma yuvarlamalarına izin vermeyeceğiz.”