İzmir Mülteci Platformu, Karaburun’daki sığınmacıların durumuna ilişkin bir basın açıklaması yaptı. Karaburun Belediyesi eski düğün salonu önünden yapılan basın açıklamasını Meral Kaban okudu.
Açıklamanın tamamı şöyle:
KARABURUNDAKİ SIĞINMACILARA İLİŞKİN GÖZLEM VE BASIN AÇIKLAMAMIZDIR
GÖZLEMLERİMİZ:
Basında yer alan haberler üzerine, 25 STK’nın bileşeni olduğu İzmir Mülteci Dayanışma Platformu gönüllüleri ile birlikte, Karaburun Belediyesine ait boş ve metruk düğün salonuna, yerinde tespit ve basın açıklaması yapmak üzere geldik. Yerinde tespitte, basında yer alan haberlerdeki mekan heyetimizce gezildi. Girişten 10 basamak ile çıkılan bir yükseklikteki teras olduğu, iki adet tuvaletin olduğu, bir kapalı odanın yer aldığı ve bunların önündeki teras kısmının üzerinin açık olduğu görüldü. Bu terasın bir kısmında demir korkuluklar yapıldığı ve muhtemelen güneşten korunmak için üzerinin kapatılabileceği gözlemlendi. Bir tarafında bazı yataklar ve çokça BM. Logoları olan battaniyeler ve bir kısım yere açmak için naylon örtüler görüldü.
Mahallinde bulunan vatandaşlar ve ulaşılabilen yetkililer ile görüşmeye geçildi. Öncelikle alt kattaki bir şahıs ile görüşüldü. Bu şahıs, sığınmacıların bir süreden beri geldiğini ve yukarıda açık alanda kaldıklarını, sonra götürüldüklerini söyledi.
Karaburun merkezde bulunan kafeye gidildi. Burada bir toplantıda bulunan Karaburun Belediye Başkanı İlkay Girgin Erdoğan’a bu konu soruldu. Kendisi, ilçe halkının da bu durumdan muzdarip olduğunu, aslında sığınmacıların Jandarmaya ait daha uygun mekanlarda tutulmasının uygun olacağını ancak belediyeye ait bu düğün salonunda tutulduklarını, buranın koşullarının insani olmadığını, demir korkulukların bu şahıslar güneş altında kalmasın diye Belediye tarafından yapıldığını, hijyen konusunda da destek olduklarını, ancak bu konuda yetki ve imkanlarının olmadığını, muhatabın Göç idaresi olduğunu söylemiştir.
Görüştüğümüz bazı yetkililer, burada sığınmacıların bir günde resmi işlemlerinin bittiğini ancak Göç İdaresinin sevki geciktirdiğini, İOM ve ASAM isimli STK’ların yemek konusunu sağladıklarını belirtmişlerdir.
Sığınmacıların yemeklerini temin eden lokantacı ile görüşüldü. Bunlara günlük 20,00 TL’lik iki öğün yemek verdiklerini, bazen kalanların 20 kişi olduğunu ancak iki üç gün 350 kişiye yemek çıkarmak durumunda kaldıklarını söyledi. Bu olay 4 yıldan beri devam etmektedir, ancak son yılda İzmir Göç İdaresinin Geri Gönderme Merkezinde yer sıkıntısı olduğu için yığılma olmaktadır, dedi.
SIĞINMACILARIN TUTUKLU MUAMELESİ GÖRMESİ KABUL EDİLEMEZ
Ortadoğu’da ve dünyada yaşanan savaş ve katliamlar nedeniyle Türkiye’ye gelen mülteciler, Yunan adalarına geçmek üzere Ege sahillerine yönelmeye devam etmektedir. İzmir’in Karaburun ilçesi de deniz yolu ile Yunanistan’a geçiş noktasında olması nedeniyle mültecilerin tehlikeli yolculuklarında güzergâh olarak kullandıkları ilçelerden birisidir. Botlarla Yunanistan’a geçtikten sonra geri itilerek yeniden Karaburun kıyılarına gönderilen mülteciler, belediyeye ait eski düğün salonunun çatısında kilit altında tutulmaktadır.
Yukarıda gözlemlerimizde anlattığımız koşullar nazara alındığında, Anayasanın 19.maddesinde düzenlenen kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı, yine tutulma koşulları sebebiyle Anayasanın 17.maddesinde düzenlenmiş işkence yasağı ihlal edilmekte, hiçbir suçu olmayan ve içinde çocukların da olduğu sığınmacılara yasalara ve uluslararası sözleşmelere aykırı olarak suçlu muamelesi yapılmakta, insani olmayan koşullarda tutulmaktadırlar.
İltica temel insan haklarındandır. Bu keyfi ve hukuksuz muameleden derhal vazgeçilmesini , bu uygulamaya sebep olan Kamu Görevlileri hakkında acilen yasal işlem yapılmasını talep ediyor,25 STK nın bileşeni olduğu, İzmir Mülteci Dayanışma Platformu olarak konunun takipçisi olacağımızı Kamuoyuna bildiriyoruz.
24.09.2022
İzmir Mülteci Dayanışma Platformu