Hepimiz Göçmeniz Irkçılığa Hayır platformunun açıklaması:
13 Eylül günü İstanbul’da, Mecidiyeköy-Avcılar seferini yapan metrobüste, faşist çeteler göçmenlere saldırdı.
Göçmenleri döven faşist saldırganlar, sonrasında kapıları açtırarak göçmenleri ve eşyalarını yola attı.
Olay sırasında otobüs şoförü de faşist saldırganları uyarmak yerine kapıları açarak, durak haricinde göçmen yolcuların zorla indirilmesine aracılık etmiş oldu.
Olaylar, çekilen bir videonun sosyal medyada paylaşılması sonucu kamuoyu tarafından öğrenildi.
Göçmenlere yönelik ırkçılık, muhalefet partileri tarafından sürekli yapılıyor.
Ama son haftalarda bu kervana hükümet de katılmış durumda.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ve AKP sözcülerinin göçmenlere yönelik yaklaşımında oldukça keskin söylem değişiklikleri gözleniyor, Erdoğan da Kılıçdaroğlu gibi göçmenlerin geri gönderilmesinden söz etmeye başladı.
Ankara’nın Altındağ ilçesinde göçmenlere yönelik ırkçı saldırılar sonrasında, Emniyet güçleri ırkçı saldırganlara mükâfat verircesine, Suriyelilerin yaşadığı mahallelere baskınlar düzenledi, evleri boşalttı.
Meriç’te Jandarma tarafından zorla nehre atılan ve bazıları boğulan göçmenlerle ilgili henüz bir soruşturma başlatılmış değil.
Son haftalarda, bütün devlet görevlilerinin göçmenlere yönelik tavırlarında, hızla olumsuzluğa giden bir davranış değişikliği var.
İktidar, kitlelerin ekonomik kriz nedeniyle gösterdiği tepkileri göçmenlere yöneltmeye, biraz daha fazla oy almak için kendi beceriksizliklerini görünmez kılmaya çalışıyor.
İşsizliğin, pahalılığın sorumlusunun kapitalizm ve kendi iktidarları değil, göçmenler olduğunu topluma kabul ettirmek istiyor.
Faşist güçler ise bu ortamda iktidarın göçmenleri şeytanlaştıran, dışlayan, her türlü sorunun kaynağı olarak göstermeye çalışan politikalarının sokaktaki destekçisi, vurucu gücü rolündeler.
Aynen 12 Eylül’den önce yaptıkları gibi. O dönemde de solculara, işçilere, öğrencilere saldırır, sonra da “biz güvenlik güçlerine yardımcı oluyoruz” derlerdi.
Daha yakın zamana kadar göçmenler konusunda olumlu düşünen, dayanışmak gerektiğini söyleyen ve göçmelere elinden geldiğince yardımlar yapan kitlelerin hızla fikir değiştirmesinin en büyük nedeni; iktidarın bu artan göçmen düşmanı tutumlarıdır.
Göçmenlik bütün dünyada yaygın bir olgudur, hangi toplumun ne zaman göçmenlik olgusu ile karşılaşacağı belli olmaz. Savaşlar, çatışmalar, iklim felaketleri, ekonomik krizler gibi pek çok nedenle yarın Türkiye vatandaşları da göçmen olabilir. Bugün bile 5 milyon Türkiye vatandaşı göçmen olarak yurt dışında yaşıyor.
Göçmenlerle dayanışmak hem bir insanlık görevidir, hem de işçi sınıfının ezilenlerin, yoksulların yapması gereken bir davranıştır.
Kimse evini, yaşadığı ülkeyi, bölgeyi sebepsiz terk etmez.
Irkçılığa, faşist saldırganlığa hayır. Metrobüste göçmenlere yönelik ırkçı davranışta bulunanlar soruşturulmalı ve cezalandırılmalıdır.
Bütün göçmenler kardeşimizdir.
Hepimiz Göçmeniz, Irkçılığa Hayır Platformu
13 Eylül 2021
Taner Akçam, yeni kitabında Ermenilerin dininin zorla değiştirilmesi ve asimilasyon süreçlerini inceliyor. Kitapta Talat Paşa’nın ihtida edenlerin tehcirden muaf tutulması emrini daha sonra nasıl geri çektiği de anlatılıyor.