Taliban’ın Afganistan’da yönetimi ele geçirmesiyle birlikte hayatlarından ve kendilerini bekleyen yaşam koşullarından endişe duyan binlerce Afgan ülkeden kaçmaya başladı. Taliban’dan duyulan endişenin yanı sıra, halihazırda Afganistan’da mevcut istikrarsızlık nedeniyle 3,5 milyon kişi işsiz ve evsiz kalmış durumda. Bu durum, insanların Afganistan’da bir geleceğe sahip oldukları düşüncesini daha da zayıflatıyor.
Afganistan’da tüm bunlar yaşanırken dünyada çeşitli ülkelerin liderleri Afganistan’dan ayrılmak isteyen Afganlara yardım sözleri veriyor ancak gerçekte yaşananlar yardımdan çok ülkeden ayrılmak isteyen Afganları engellemeye yönelik.
İnsanlar sınırlarda
Şu anda 780 bin Afgan göçmenin bulunduğu İran, sınırındaki geçiş noktalarında görülen Afgan göçmenleri geri çeviriyor.
Pakistan sadece tüccarların ve seyahat belgesi olanların geçişine izin veriyor.
Türkiye ise Afgan mültecilerin geçişini önlemek için İran-Türkiye sınırına 64 kilometrelik bir beton duvar örüyor. Yunanistan Afgan göçmenlere karşı Türkiye ile olan sınırına 40 km’lik duvar ördü.
Afganistan’ın yakın komşuları göçmenlere karşı bu tür önlemler alırken Batı’da da durum daha da kötü. Afganistan’ın bugün içinde bulunduğu durumun baş sorumlusu olan, 20 yıldır ülkeyi işgal eden ABD, ülkesine gelmek isteyen Afgan göçmenlere 12-14 ay başka bir ülkede bekleme şartı koyarken İngiltere sadece 5 bin, Kanada ise 20 bin Afgan göçmen alacağını açıkladı. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron bir televizyon konuşmasında, Avrupa ülkelerinin ‘büyük çaplı düzensiz göç akışını öngörmeleri ve kendilerini korumaları gerektiğini’ söyledi.
Bekleme kampları değil mülteci hakları
Avusturya İçişleri Bakanı Karl Nehammer, AB’nin Afgan göçmenler için Afganistan’a komşu ülkelerde bekleme kampları kurulmasını önerdi. Benzer bir öneri İngiltere tarafından da dile getirildi. Bu plan için adı geçen ilk ülke Türkiye oldu, ancak Türkiye böyle bir uygulamayı kabul etmeyeceğini açıkladı.
Erdoğan geçen hafta hem Suriyeli hem de Afgan göçmenleri geri göndereceklerini söyledi. İtalya’da Başbakan Mario Draghi ise sadece ‘ülkesine hizmet etmiş Afganları almaya hazır olduklarını’ söylerken AB üyesi diğer ülkeler de arka arkaya Afgan göçmenlerin ülkelerine gelişine karşı olduklarını açıkladılar.
İki yüzlülüğe son verin
Dünyanın Afgan göçmenlere yönelik bu tutumu hiçbir şekilde kabul edilemez. Herhangi bir gerekçeyle göç etmek, başka bir ülkeye sığınmak en temel insan hakkıdır. Bir yandan televizyonlarda Taliban yönetimi altında Afgan kadınların yaşamı için göz yaşları dökerken diğer yandan sınırlara duvarlar örmek iki yüzlülüktür.
Eğer hükümetler savaştan, yoksulluktan ve Taliban’ın dayattığı yaşam koşullarından kaçmak isteyen Afganlara karşı yardım etme konusunda gerçekten samimilerse, ilk yapmaları gereken Afganistan dışına çıkmak isteyen insanlara sınırlarını koşulsuz ve şartsız olarak açmaktır.
Tüm dünyada sosyalistlerin görevi, bir yandan Afganistan’dan gelen göçmenlerle ile dayanışma içinde olurken, diğer yandan kendi ülkelerini hükümetlerine sınırları açmaları için baskı yapmaktır. Günümüzde göçmenlerle en büyük dayanışma tek tek sınırlara örülen bu duvarları yıktırmaktır.