Celalettin Can: “Yüzleşmek ve hesaplaşmak gerekiyor”

78’liler Girişimi sözcüsü ve HDP Parti Meclisi (PM) üyesi Celalettin Can, HDK genel meclis üyesi Şamil Altan, eski genel meclis üyesi Filiz Yılmaz, HDK Ekoloji Meclisi üyesi Atilla Sayır gibi isimlerin yargılandığı dava kapsamındaki ilk duruşma bugündü.

78’liler Girişimi sözcüsü ve HDP PM üyesi Celalettin Can’ın yanısıra, HDK’den Şamil Altan, Filiz Yılma ve Atilla Sayır gibi isimlerin de yargılandığı davanın ilk duruşması bugün 28. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. 20 Şubat’tan bu yana tutuklu bulunan Can ve aralarında HDP/HDK yöneticilerinin bulunduğu 33 kişi hakkındaki iddianame Nisan ayında kabul edilmişti.

Memiş: “Diğer parti üyeleriyle yaptığım görüşmeler bile suç sayılmış”

Duruşmada savunma yapan Can Memiş, “Siyasi partiler baskı, zora ve şiddete dayanmadığı sürece çalışmaları anayasaldır. HDP Parti Meclisi üyesi olarak diğer muhalif parti temsilcileriyle yapmış olduğum görüşmeler dahi suç sayılmış. İddianamede ‘gençlik örgütü’ tabiri yasadışı olarak lanse edilmiş” şeklinde konuştu. Sosyoloji mezunu olduğunu söyleyen Memiş, örgüt teriminin sosyolojik bir kavram olduğunu ve iddianamede kriminalize edildiğini söyledi.

Şamil Altan ise HDP ve HDK’nin illegal örgüt gibi sunulduğunu söyleyerek, “Örgüt propagandası ve örgüt üyeliği ile suçlanıyorum. Ancak iddianamede tek bir delil de savcının delil gösterme gayreti de yok. Tek delil katıldığım basın açıklamaları. Failden yola çıkılarak fiil suçlanıyor” dedi.

Savunmasını Kürtçe yapan Gülistan Aydın ise hukuk dışı suçlamalarla yargılandıklarını söyledi.

Can: “Darbelerle yüzleşmediğiniz için darbe üstüne darbe oluyor”

Celalettin Can ise 12 Eylül’de 19 yıl 9 ay cezaevinde kaldığını söyleyerek, darbelere karşı mücadele ettiğini söyledi. Can, şöyle konuştu:

“Türkiye’de demokrasinin önündeki tek engel, güç. Darbeciliği, güç kültürünü ve demokrasinin önünü açmak amacıyla cezaevinden çıktığım 2000’li yıllardan itibaren demokratik yollarla mücadelenin yolunu aradım. Bunun için 12 Eylül darbesinin üzerinden silindir gibi geçtiği 78’lileri topladım ve hak ve özgürlükler alanında çalışmaya başladım. 78’lilerin kamu ve medeni hakları yoktu. Geri kazanmak için mücadele ettik ve kazandık.

Bu ülkede demokrasiyi savunmak suç değildir darbecileri savunmak suçtur. Savcının mantığına göre Cumhurbaşkanı Erdoğan da bu suçlama ile yargılanmalıdır. Çünkü darbecilerin yargılanması önündeki engelin kalkması için ortak çalışma yaptık. Darbecileri suçluyoruz diye devleti karalamakla suçlanıyoruz. Dünya bize güler. Darbecileri yargılamadığınız, darbelerle yüzleşmediğiniz için darbe üstüne darbe oluyor. 15 Temmuz bundan bağımsız değil”.

Dava 27 Haziran ve 28 Haziran’da da devam edecek.

ilginizi çekebilir

860905Image1
Demokrasi mücadelesi büyütülmeli
indir (4)
Suriyeli sosyalist Ghayath Naisse: Suriye’de özgürlük ve eşitlik için HTŞ’ye direnebiliriz
TURKEY-KURDS-CONFLICT-DEMO-PEACE
Silahlara veda edilirken