ABD dünyayı dinlemeye devam ediyor

Amerikan Wall Street Journal gazetesi, Amerikan Ulusal Güvenlik Birimi’nin (NSA) Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı ve İsrail başbakanı Netanyahu’yu 2014 Ocak ayından beri dinlediğini iddia etti. 2013 yılında NSA çalışanı Snowden, Amerika Birleşik Devletleri hükümetinin dünya liderleri de dâhil olmak üzere büyük bir kesimin iletişim ağını takip ettiğini açıklamıştı.

Bu açıklamaların ardından gelen tepkiler üzerine ABD Başkanı Barack Obama, Ocak 2014’te yaptığı konuşmada, mecbur bırakan bir sebep olmadığı sürece müttefik ülkelerin hükümet yetkililerini dinlemeyeceklerini söylemişti.

Ancak WSJ’nin haberine göre, Obama’nın bu açıklamalarına karşın Amerika Birleşik Devletleri, ABD’nin yakın müttefiki ve bir NATO üyesi olan Türkiye’nin Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı ve İsrail Başbakanı Netanyahu’yu izlemeye devam etti.

Habere göre, Obama yönetimi 2013’de patlak veren NSA skandalının ardından bir koruma listesi oluşturmuş, listeye giren Fransa Başkanı Hollande ile Alman Şansölyesi Merkel ve başka NATO liderlerinin dinlenmemiş ancak bu liderlerin başdanışmanları izlenmeye devam edilmişti. Cumhurbaşkanı Erdoğan ise koruma listesinin dışında bırakılarak izlenmiş. Haberde ABD’nin ayrıca İran ile gerçekleşen nükleer müzakereleri başarısızlığa uğratmak için görüşmelere ‘kulak misafirliği yapıyor’ olabileceği endişesiyle, İsrail Başbakanı Netanyahu’nun yakın danışmanları ile yaptığı görüşmeleri dinlediği iddia ediliyor.

Tek tek hükümetlerin kendi vatandaşlarını dinliyor olması bir yana, bir devletin kendi başına bütün dünyayı dinleyebileceğini düşünmesini açıklamak zor gerçekten. Süpergüç olmak, bütün dünya üzerinde hak iddia edebileceğini düşünmek böyle bir şey olsa gerek. Ama belki de daha ilginç olanı herkesin böyle bir şey olmuyormuş gibi davranmaya devam etmesi. Bu konuda yayınlanan haberler hakkında kimse yorum yapmadı, öyle geçti gitti.

ABD, Pasifik’ten Orta Doğu’ya, Balkanlar’dan Latin Amerika’ya kadar dünyanın her yerinde canının istediğini yapabileceğine inanıyor. Hükümetleri dinleyebilir, darbe planlayabilir, işgal edebilir. Ama bir yandan da tam da bu bütün dünyada istediği gibi at koşturabilme yanılsaması ABD’nin önümüzdeki dönemdeki en büyük çıkmazını oluşturuyor. Tek tek hükümetleri dinleyebilirsiniz, sadece Orta Doğu’da haritanın başına geçip çizgileri yeniden çekiyor olabilirsiniz ama aynı anda hem Uzak Doğu’da Çin ile uğraşıp bir yandan Orta Doğu ile boğuşup diğer yandan önünüze gelen herkesi dinleyip kontrol etmek, aradan da Balkanlar ve Kafkasya’yı çıkarmaya çalışmak zor iştir. Elinize ayağınıza dolanır.

Arife Köse

[email protected]

(Sosyalist İşçi)

Köşe yazarının diğer yazıları