Ucuz konut finansmanı zenginlerden alınacak ek vergilerle sağlanmalıdır

16.09.2022 - 10:56
Faruk Sevim
Haberi paylaş

Cumhurbaşkanı Erdoğan geçen hafta 500 bin konutluk bir proje tanıtımı yaptı, dar gelirlilere ucuz konut yapılacağını ilan etti. Aslında 31 Mart 2019’daki yerel seçimler öncesinde de Cumhurbaşkanı Erdoğan 81 ilde TOKİ tarafından inşa edilecek 100 bin sosyal konut kampanyası başlatmıştı. Başvurular alındı, kuralar çekildi ancak başta İstanbul olmak üzere büyükşehirlerde seçim kaybedilince proje unutuldu. Bu yeni projenin de başına böyle bir sonuç gelmesi muhtemel.

Ama Türkiye’de işçilerin, emekçilerin yoksulların konut ihtiyacı var. Özellikle son yıllarda konut fiyatları enflasyonun çok üzerinde arttı. Kiralar 3-4 kat pahalılaştı. Hükümet bir seçim yatırımı olarak gündeme getirse de, konut konusunun tartışılması önemli.

Öncelikle bu proje eğer hayata geçerse en başta müteahhitleri kurtarma projesi olacak. TOKİ, yandaş müteahhitleri ihya edecek. Vatandaşa ucuz konut vermek için de hükümet aradaki farkı bütçeden, yani hepimizin vergilerinden ödeyecek. 

Sosyal konutların maliyetlerinin bir kısmının devlet tarafından karşılanmasında bir sorun yok. Ama bunun kaynağı zenginlerden alınacak ek vergiler olmalı. Aksi halde bütçeden ödenirse enflasyon yükselir, bedel yine işçilere ve emekçilere ödetilmiş olur.

Bu yıl bütçe açığı 500 milyara dayandı, bunun sebebi fabrikalara, sanayiye ucuz enerji temin etmesi için BOTAŞ’a bütçeden yapılan ödemeler. Sonuçta sanayinin ucuz enerji kullanması için hepimiz bedel ödüyoruz, ama üretilen malların kârlarını patronlar kendilerine alıyorlar.

Konut konusunda da müteahhitlerin büyük kârlar elde etmesi için paraları bütçeden ödenirse, bedeli yine işçiler ve emekçiler ödemiş olurlar. Hükümet, TOKİ’nin vereceği desteğin kaynağının zenginlerden alınacak ek vergiler olmasını sağlamalı. Ya da yeni gelecek hükümet bu işi öyle yapacağını ilan etmeli.

Aksi halde yükselen enflasyon sonucu, konut taksitleri astronomik rakamlara çıkabilir. Konut başvurusu yapanlara imzalatılan belgelerde, “konut taksitlerinin bedelini idarenin istediği gibi artırabileceği” maddesi var. Bu madde ile hükümet ilerde konut taksitlerini, artan enflasyonu da bahane ederek çok fazla artırırsa pek çok konut sahibi, ödeme güçlüğü nedeniyle evlerini devlete terk etmek zorunda kalabilirler.  ABD’de 2008 yılında yaşanan konut krizinin benzeri bizde yaşanabilir.

Bugün bile asgari ücret 5 bin 500 lira iken, 2 bin 300 liralık taksitleri ödemek önemli bir sorun. Yarın bu sorun çok daha büyüyebilir, insanlar ev sahibi olayım derken büyük felaketlerle karşılaşabilirler. Türkiye’de ve dünyada bunun örnekleri var.

Bir yıl sonra büyük bir ihtimalle hükümet değişecek. Yeni gelecek hükümetin bu konuda ne yapacağını açıklaması gerekir. İşçilere, emekçilere nasıl ucuz konut sağlayacağını, taksitlerin onların ödeme imkanlarına uygun olarak nasıl ayarlanacağını, hangi kaynakların kullanılacağını açıklamalıdır.

Bizim önerimiz, zenginlerden alınacak ek vergilerle ucuz konut yapımının finanse edilmesidir. 

Faruk Sevim

 

Bültene kayıt ol