6 Şubat 1945: “Bu akşam yak ve yağmala!” - Bob Marley doğdu

06.02.2017 - 07:02
Haberi paylaş

Robert Marley, 6 Şubat 1945'de Jamaika'nın kuzeyinde doğdu. Annesi 18 yaşında siyah bir Jamaikalı, babası da sömürgeci İngiliz ordusunun 50 yaşındaki bir subayıydı. Bu evlilik müthiş bir skandala sebep oldu ve Yüzbaşı Marley'in ordudan ayrılmasıyla sonuçlandı. Ancak birkaç yıl sonra ailesini terk etti, Cedella Marley çocuklarla hayata yalnız tutunmak zorunda kaldı.

Bob'un çocukluğu siyah halkın kültüründen, büyüden, sihirli, varlıklardan, sayısız hikâyeden oluşan sonsuz bir örgüydü. Tüm bunlar şarkılarının temelini oluşturdu. Genç Marley'in siyahların mahallesindeki yaşamı oldukça renkliydi. Kavga ve umutsuzluk, günlük hayatın bir parçasıydı. Müzik, hayatın kaygılarından sığınılabilecek iyi bir limandı.

Bob ve arkadaşı Bunny Livingstone, Amerikan radyosunun yayınlarına hayrandılar. Fakat annesi Bob'un tamirci olmasını istiyordu. Arkadaşı Bunny ve Peter Tosh'la "The Wailers" grubunu kurabilmesi için aradan birkaç sene geçmesi gerekti.

Grubun ilk plağı Jamaika'da olay oldu. Bunu izleyen 30 plak onlara şöhret getirdi ama hâlâ paraları yoktu. Plak firmasından sahne kıyafetleri ve biraz cep harçlığı alıyorlardı.

60'lı yılların ortalarından itibaren Bob Marley giderek daha fazla Rastafari diniyle ilgilenmeye başladı. Bu dinin mensupları İncil ve Tevrat'a dayanıyor, siyahların ezilmesine karşı mücadele ediyor, Afrika'ya dönebilmeyi düşlüyorlardı. Rasta denilen saçları, başlarını bir aslan yelesi gibi çevreliyordu.

The Wailers'in müzisyen ve yapımcı Lee Perry ile tanışması sonucu Reggea doğdu. Bu alışılmadık müzik izleyiciyi büyülüyordu. Para kazanmaya başlayan Bob kendisine bir araba aldı, iki çocuğu ve eşiyle yaşadığı evi tamir ettirdi. O zamanlar kimseciklerin tanımadığı Bruce Springsteen'le birlikte İngiltere ve Amerika'da küçük turnelere çıktı.

"Burnin" albümünden "I shot the Sheriff" parçası Eric Clapton tarafından söylendi ve Amerika listelerinde birinci sıraya yerleşti. Marley ise Jamaika'da giderek daha fazla tanınıyordu.

1974 yılında Peter Tosh olaylı bir şekilde gruptan ayrıldı ve kendi başına müzik yapmaya başladı. Grup artık "Bob Marley & the Wailers" ismini almıştı. Reggea kendisini dünyaya kabul ettirmiş, Wailers Jamaika'da bir yıldız olmuştu. "Rastaman Vibration" ise Bob Marley'in dünya çapında tanınmasını sağladı.

Bob Marley ise siyahların özgürlük mücadelesiyle giderek daha yakından ilgileniyordu. 1976 yılında Jamaika'da seçimler yaklaşırken, başında bir sosyalistin bulunduğu Ulusal Halk Partisi Bob'dan ücretsiz bir konser vermesini istedi. Bob Marley bunu kabul etti, ancak üzerindeki baskılar giderek artıyor, CIA dahil çok çeşitli çevrelerden ölüm tehditleri alıyordu.

3 Aralık akşamı onun, sevgilisinin ve menajerinin üzerine defalarca ateş edildi, her üçü de yaralandı ama kimse ölmedi. İki gece sonra Bob Marley korkuya boyun eğmeden "Smile Jamica" gösterisinde sahneye çıktı. Konserin sonunda gömleğini çıkarıp yaralarını gösterdi, yüzünde bir gülümsemeyle elini tabanca gibi yaptı ve gülerek sahneden indi. Sonra da adadan ayrıldı.

Bob Marley dinlenmek için bir süreliğine annesinin yaşadığı ABD'ye gitti. İngiltere'de uluslararası şöhretini perçinleyecek olan "Exodus" albümünü yaptı. Yeni albümünün turnesinde futbol oynarken yaralandı, ancak bir türlü iyileşemedi. Doktoru ona ayak başparmağının kesilmesi gerektiğini söyledi, fakat Bob bunu reddetti. Sağlık durumu her geçen gün bozuldu. Milano'da 100 000 kişiye şarkı söyledi, fakat Amerika'ya döndüğünde kanser bütün vücudunu sarmıştı. Doktorlar yaşamasını mümkün görmüyordu.

Robert Nesta Marley, 1981 yılında 36 yaşındayken öldü. Bob Marley ve Wailers, dünyayı eleştiren, isyana çağıran, iyimserlik taşıyan bir müzikle tanıştırmış oldular. Reggae hâlâ banliyölerde, yoksul mahallelerde, ezilenlerin ve sömürülenlerin bulunduğu her yerde, isyan etmek nerede gerekiyorsa, tam orada insanları isyana çağırıyor...

Bültene kayıt ol