Dersini almamış: Erdoğan bir kez daha sandığa gömülmek istiyor

Başkanlık sistemi için alanlara çıkarak halktan AKP'ye 400 milletvekili seçtirmesini isteyen Tayyip Erdoğan'ın seçim kampanyası, 7 Haziran'da büyük bir hüsranla sonuçlanmıştı. Erdoğan, siyasetçilerin koalisyon kuramaması durumunda "bu işi milletin çözeceğini" söyledi.

Türkiye İhracatçılar Meclisi 22. Olağan Genel Kurulu'nda konuşan Tayyip Erdoğan, patronlara seslenmeyi sürdürdü:

''Türkiye, ihracatıyla, büyümesiyle, turizmiyle, üretimiyle pek çok defa tahminleri, öngörüleri aşan bir performans ortaya koymuştur. Önümüzdeki aylarda benzer bir gelişmeyi, benzer bir sürprizi hem kendi ülkemize, hem de tüm dünyaya yaşatabileceğimizi ümit ediyorum. Bu konuda ihracatçılarımıza güveniyorum."

Yine egolardan bahsederek güldürdü

AKP'nin seçim mağlubiyetine gerekçe olarak öne çıkan başlıklardan biri "kibir" iken, Erdoğan bir kez daha kendi dışındaki figürleri kastederek "egoların bir kenara bırakılması gerektiğini" söyledi:

"Seçim sonucunda ortaya çıkan tablo milletimizin takdiridir. Mevcut şartlarda Türkiye'nin bir koalisyon hükümetiyle yönetilmesi şu anda kaçınılmaz bir halde. Anayasada Cumhurbaşkanı'na hükümet kurulamaması halinde seçimlerin yenilenmesine karar vermek için tanınan 45 günlük süre Meclis Başkanlık Divanı'nın seçimiyle başlıyor. Böyle bir durumda ağustos ayının ortalarına kadar uzanan bir süreç söz konusu. Türkiye'nin böyle bir zaman kaybına tahammülü olmadığına inanıyorum. Bunun için koalisyon hükümetinin mümkün olan en kısa zamanda kurulmasını temenni ediyorum. Kimsenin egolarına mahkum olmaması gerekir."

Halkın mesajını anlamamış

Erdoğan, koalisyon kurulamaması durumunda ise halkın kendisine yöneleceğini varsayarak şöyle konuştu:

"Eğer egolar öne geçerse o zaman bu süreç uzayacaktır. O zaman da Cumhurbaşkanı olarak üzerimize düşen görev, siyasetçiler bu işi çözemiyorsa millet bu işi çözecek tek mercidir. Bunu yapmak durumundayız.

Bu ülkenin değil gerilemeye, durmaya dahi tahammülü yok. Etrafı adeta ateş çemberi içinde olan Türkiye'nin hem kendisinin bundan zarar görmemesi hem de kardeşlerine yardım elini uzatması ve güçlü olması şart. Bunun için de seçim sonrasının geçiş dönemini süratle tamamlayıp, Türkiye'nin yönünü yeniden geleceğe çevirmek mecburiyetindeyiz."

Yerini biliyormuş

Seçim kampanyası boyunca AKP lehine propaganda yapan Erdoğan ise "anayasal sınırlarını bildiğini" iddia etti:

"Cumhurbaşkanı olarak bu süreçte ben, milletimin arzusu ve beklentisi doğrultusunda yeni hükümetin bir an önce kurulmasını teşvik edeceğim. Şunu da söyleyeyim. Birileri ikide bir çıkıp, 'Cumhurbaşkanı anayasadaki yerine çekilmelidir' gibi ifadeler kullanıyor. Ben anayasadaki yerimi gayet iyi biliyorum. Siyasette ömrümün 40 yılı anayasayla hareket ederek ve anayasanın verdiği yükümlülükleri bulunduğum her makamda kullanarak geçti. Şu anda da yine Cumhurbaşkanı olarak anayasanın bana verdiği görev neyse, yetki neyse, bu yetkiyi gayet iyi kullanmasını bilirim. Bunun için de birilerinin talimatına ihtiyacım yok.''

İlginizi çekebilecek diğer yazılar