AKP iktidara "işkenceye sıfır tolerans" vaadiyle gelmişti. Türkiye İnsan Hakları Vakfı'nın (TİHV) raporuna göre, son 30 yılda en fazla işkence ve kötü muamele başvurusu geçen sene yapıldı.
Raporda yer alan veriler, TİHV'e yapılan başvurulardan oluşuyor. İşkence ve ve kötü muameleye maruz kalan pek çok kişinin böyle bir başvuruda bulunmadığı düşünüldüğünde gerçek vaka sayısının çok daha fazla olduğu öngörülebilir.
Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezleri 2021 yılı raporunda öne çıkanlar
- 984 kişinin kendisi veya bir yakını işkence ve diğer kötü muameleye gördüğü gerekçesiyle TİHV’e başvurdu.
- Kendisi işkence gördüğü için vakfa başvuran 915 kişiden 871’i Türkiye içinde, 44’ü ise başka bir ülkede işkence gördüğü için başvurdu.
- İşkence görenlerin 616’sı 2021 yılı içinde işkence gördüğü için, 211’i ise 2016-2020 yılları arasında işkence gördüğü için TİHV’e başvurdu.
- En çok başvuru 307 kişi ile TİHV İstanbul Temsilciliğine gelirken, Van Temsilciliği’ne 263, Diyarbakır Temsilciliği’ne166, İzmir Temsilciliği’ne 134, Ankara Temsilciliği’ne 66 ve Cizre Referans Merkezi’ne 48 kişi başvurdu.
- Boğaziçi Üniversitesi’nde öğrencilerin atanmış rektör protestolarıyla başlayan süreç gözaltılar, ihlaller, homofobik söylemler ve LGBTİ+ karşıtı nefret kampanyalarıyla tüm yıla yayıldı. Ocak ve Şubat aylarında öğrenciler ve LGBTİ+’ların İstanbul ve İzmir Temsilciliklerine yoğun başvurusuna yol açtı.
- İstanbul Sözleşmesi’nin iptali sonrası kadınlara yönelik ihlallerde de artış görülmeye başlandı.
- Türkiye içinde işkenceye maruz kaldığı için başvuru yapan 871 kişinin cinsiyet kimliklerine göre dağılımı incelendiğinde 307 başvurunun (%35,2) kadın, 527 başvurunun (%60,5) erkek, 37’sinin (%4,2) ise bu sınıflama dışında LGBTİ+ olduğu görülüyor. 2020 yılının verileri ile karşılaştırıldığında LGBTİ+ başvurularındaki artış dikkat çekti.
- 2021 yılında işkence nedeniyle tedavi merkezlerine başvuran kişilerde en küçük yaşın beş, en yüksek yaşın 76 olduğu tespit edildi. Başvuranların yarısından fazlasını 30 yaş ve altı kişiler oluşturdu.
- 2021 yılında TİHV’e 56 çocuk başvururken, 30’u Türkiye’de, beşi ise yurt dışında gördüğü işkenceler nedeniyle başvuruda bulundu.
- Güneydoğu Anadolu ve Doğu Anadolu Bölgesi doğumlular Türkiye nüfusunun %30,6’sını oluştururken işkence nedeniyle TİHV’e başvuranlar içinde bu bölgede doğanların oranı %63,7 oldu.
- Başvuruların %89,9’u siyasi düşünce, kimlik veya eylemleri nedeniyle gözaltına alındıklarını belirtti.
- 2021 yılı içinde gözaltında işkence gören her iki kişiden biri en az iki veya daha fazla birimde işkence gördüğünü belirtirken; 10 başvurucudan yedisi sokakta veya toplumsal gösterilerde, 10 başvurucudan dördü araç içinde, yine 10 başvurucudan dördü ise emniyet müdürlüklerinde işkenceye maruz kaldı.
- 2021 yılı içinde en çok işkence olayının yaşandığı tespit edilen resmi gözaltı merkezi İstanbul ve Van Emniyet Müdürlükleri oldu.
- Başvurucuların önemli kısmının birden çok işkence yöntemine maruz kaldıkları görüldü. 10 başvurucudan sekizinin hakaret ve aşağılamaya, 10 kişiden yedisinin fiziksel müdahaleye maruz kaldığı belirlenirken, 10 kişiden beşi de cinsel işkence gördüğünü ifade etti.
- 10 başvurucudan en az dokuzunda travma sonrası stres belirtileri tespit edildi.
- Başvuruculardan 14’ünün tedavi sürecinde cerrahi müdahaleye gereksinim duyduğu tespit edildi.
Sadece devletin hışmına uğrayan Kürtler, kadınlar, LGBTİ+'lar ve siyasi muhalifler değil sıradan yurttaşlar da baskı rejiminin işkencelerini maruz kalıyor.
Baskı, şiddet ve kötü muamelenin bir kural haline getirildiği 80'li yıllarda ortaya çıkan ve 90'lı yıllar boyunca süren mücadelede atılan temel sloganlardan biri olan "İnsanlık onuru işkenceyi yenecek" bugün de güncel.