Ekonomide artan adaletsizlik

23.03.2022 - 11:35
Haberi paylaş

Ekim ayından itibaren başlayan yüksek enflasyon dalgası devam ediyor. Ekonomik kriz derinleştikçe toplumsal adaletsizlik artıyor. Ücretler enflasyon karşısında eziliyor, asgari ücret (4 bin 250 lira) açlık sınırının (5 bin lira) altında kalmış durumda. 4 kişilik hanenin minimum ihtiyaçları için gerekli para aylık 15 bin lira.

Ücretli çalışanların milli gelirden aldığı pay, son bir yılda yüzde 37’den yüzde 27’ye düştü. Yani her bir işçinin satın alma gücü, enflasyon nedeniyle aylık en az 2 bin lira azaldı.

Enflasyon en önemli adaletsizlik mekanizması

En son açıklanan resmi enflasyon yüzde 54 ile son 20 yılın en yüksek enflasyonu oldu. Gerçek enflasyon ise bağımsız araştırmacılar tarafından yüzde 124 olarak tespit edildi. Petrol fiyatları yüz doların üzerine çıktı. Tahıl ve ayçiçek yağı fiyatları dolar bazında yüzde 30 arttı. Çarşı, pazarda fiyatlar el yakıyor. Elektrik, gaz faturaları bin liralara yaklaştı. Patronların işçilere yaptığı zam ise çoğu işyerinde ücretleri ancak asgari ücret seviyesine çıkarıyor.

Ekonomik kriz derinleşiyor

Ocak-Şubat 2022 döneminde dış ticaret açığı 18 milyar dolara ulaştı. 2021 yılının aynı döneminde bu rakam 6 milyar dolardı. Bu açığı kapatmak için bulunması gereken kredilerin faizleri ise giderek artıyor. Hazine, iki gün önce yurtdışından yüzde 9 faizle borç aldı. 5 yıllık dönemde, 2 milyar dolar için 1 milyar dolar faiz ödenecek.

Rusya’nın Ukrayna’yı işgali Türkiye ekonomisi üzerinde yıkıcı bir etkiye sahip. İthal edilen malların fiyatları artmaya devam ediyor, turizm gelirleri düşüyor. Savaşın maliyeti Türkiye için şimdiden 35-40 milyar dolar olarak tahmin ediliyor.

İşsizlik ve yoksulluk kronik hale geldi

İşsizlik, resmi olarak yüzde 11, gerçekte ise yüzde 22 dolayında. 8 milyon insan işsiz. İş bulanların ise 4 bin 250 liralık asgari ücreti kabul etmekten başka seçenekleri yok. Toplu sözleşme yapılabilen işyerlerinde bile ücretler asgari ücretin çok az üzerinde. Paranın satın alma gücü, bir yıl öncesine göre yarı yarıya azalmış durumda. 

Aile Bakanlığının önce yayınlayıp sonra sitesinden kaldırdığı rakamlara göre devlet yardımı alan yoksul hanelerde yaşayanların sayısı 2020 yılında 4 milyon 415 bin kişi iken, 2021 yılında 11 milyon 370 bin kişiye yükseldi. Yani toplam nüfusun yüzde 15’i yardımlarla yaşıyor. Anketlere göre halkın yüzde 80’inden fazlası ekonominin kötü veya çok kötü olduğunu söylüyor.

Olumsuz gidişi ancak işçi sınıfı durdurabilir

Bir yandan enflasyon her gün cebimizdeki parayı küçültüyor ve fiyatlara yeni zamlar geliyor. Bir yandan da patronlar ücretlere komik zamlar yapıyor. Bu olumsuz gidişi ancak işçi sınıfının birleşik eylemi engelleyebilir. Bütün sendikalar, işçi örgütleri bir araya gelmeli, Emek Platformu benzeri bir örgütlenme oluşturmalı ve zamlara, hükümetin ve patronların düşük ücret dayatmalarına karşı birleşik eylemler yapmalıdır.

(Sosyalist İşçi)

Bültene kayıt ol