Zamlar hız kesmiyor

09.02.2022 - 10:59
Haberi paylaş

Zamlar hiç durmuyor. Son beş ayda akaryakıta yüzde 100 zam yapıldı, mazot ve benzinin litresi 16 liraya yaklaştı.

Elektriğe yapılan yüzde 127 zamdan sonra, faturalarını ödeyemeyen işçi, esnaf ve öğrenciler yürüyüşler yapıyor, binlerce esnaf işyerini kapatıyor, müşterilerinden ısınma parası almak zorunda kalan esnaflar var. 

Yüzde 114 olan yıllık enflasyona rağmen patronlar işçilere yüzde 8-10 dolayında zamlar teklif ediyorlar. Daha önce çalışanların yarısı asgari ücret alırken, şimdi çalışanların yüzde 70’i asgari ücret düzeyinde maaş almaya başladı. Asgari ücret ise daha şimdiden açlık sınırının altına inmiş durumda. Sokakta, sosyal medyada hemen her yerde tek gündem hayat pahalılığı.

Ekonomik yıkım süreci Erdoğan’ın konuşması ile başladı

AKP hükümetinin yönetemediği ekonomi son 5 ayda tarihinde görülmemiş bir yıkım yaşadı. Döviz kuru mevcut değerinin önce iki katından fazla artarak 18,20 lira sevilerine fırladı, sonra Merkez Bankası müdahalesi ile 14 lira civarında tutulmaya başlandı.

Ekonomide yıkımın ilk adımı olan döviz kurundaki hareketliliği, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın faiz indirimine dair yaptığı açıklamalar başlattı. Erdoğan, 4 Ağustos'ta katıldığı bir televizyon programında “Faiz oranlarında da düşüşe geçiyoruz. Yüksek faiz yok. Yüksek faiz bize yüksek enflasyonu getirecektir. Düşük faiz düşük enflasyonu getirecektir. Ağustos ayı kırılma noktasıdır. Ağustos'ta düşük enflasyona geçeceğiz” demişti.

Ağustos ayında enflasyon düşmedi, aksine arttı, ancak Merkez Bankası Eylül ayında faiz indirimlerine başladı. Faiz indirimleri Ekim, Kasım ve Aralık aylarında devam etti. Bu da paralel olarak dövizde yükselmeye, enflasyonda artışa neden oldu.

Dövizin yükselişinin tetiklediği yüksek enflasyon yüzünden temel gıda maddeleri başta olmak üzere iğneden ipliğe zam geldi.

Akaryakıt 5 ayda yüzde 100 zamlandı

Zamlarla başlayan 2022 yılının henüz ikinci ayındayken, akaryakıta bir zam daha geldi. Mazota 80 kuruş zam yapıldı, litresi 15,70 lira oldu. Benzine 71 kuruş zam yapıldı, litresi 15,50 lira oldu. Böylece son beş ayda akaryakıta yüzde 100 zamlanmış oldu. 

Türkiye dar gelirlilerin ucuz ve bayat ekmek kuyruklarında ağladığına şahit oldu. Yılbaşında ise tam bir zam yağmuru vardı. Bu zamların arasında elektriğe yapılan zam toplumsal öfkeye dönüştü. Esnaf faturalarını camlarına asarak zamları protesto etmeye başladı. Kafeteryalar soğuk havalarda gelen müşterilerinden ısınma bedeli almaya başladı.

Zamlara karşı mücadele etmek önemli

Hükümet şimdiye kadar zamları piyasa ekonomisinin bir sonucu olarak sunmaya çalıştı. Asgari ücrete yaptığı yüzde 50’lik zamla kendi sorumluluğunu yerine getirdiğini söyledi. Ama şu bir gerçek, asgari ücret zammı daha işçilerin eline geçmeden eridi. Açlık sınırı asgari ücreti ezdi geçti. 

Zamların, hayat pahalılığının durdurulması gerekiyor. Kaynakların işçiler, emekçiler, yoksullar için harcanması gerekiyor. Bütün bunların olması için de mücadele etmek, özellikle de birleşik mücadele çok önemli. Sendikalar, emek örgütleri bir araya gelmeli, hükümetin ve patronların dayattığı ekonomik sömürü sistemine karşı çıkmalıdır. Zamlara, ekonomik yıkım düzenine karşı mücadele bugünün en temel konusudur.

Bültene kayıt ol