38 yaşındaki hasta mahpus Turgay Deniz hayatını kaybetti. Tüberküloz hastası olan Deniz’in, sol ve sağ akciğeri iflas etmişti, sol akciğer solunum yoluna 12 yıla yakındır tüp takılıydı.
1983 Mutki doğumlu Turgay Deniz, 2018 yılında tutuklandı. Önce Maltepe 1 Nolu L Tipi Hapishanesine konuldu. Ailesi, hasta olduğu için tutuksuz yargılanmasını sağlamak amacıyla İnsan Hakları Derneğine başvurdu. İstanbul Süreyyapaşa Göğüs Hastalıkları Hastanesinden aldığı rapor tüberküloz hastalığı nedeniyle sol akciğerinin işlevsiz olduğunu, sağ akciğerinde ise lezyon olduğunu ve yaşamını ancak tüple sürdürebileceğini söylüyordu. Bir yıllık tutukluğunun ardından 2019’da serbest bırakıldı. Ama Şubat 2021’de tekrar tutuklandı.
Önce Silivri Cezaevine konuldu, 3 ay sonra Bandırma Cezaevine sürgün edildi. Ailesinin ısrarlı başvuruları ile Metris’e getirildi. Aile, her defasında "tutuksuz yargılayın, hiç değilse ev hapsi verin" diye talepte bulundu ama kabul edilmedi. Bir ay önce hapiste fenalaştı, Yedikule Göğüs ve Hastalıkları Hastanesine kaldırıldı, ailesine haber dahi verilmedi. Hastalığının ağırlaşması üzerine yetkililer Turgay Deniz’in kağıt üstünde tahliyesini gerçekleştirip, daha sonra aileye haber verdi. Aile tahliye sevinci ile hastaneye gittiğinde Turgay Deniz’i ölüm döşeğinde buldu, Turgay Deniz dün yaşamını kaybetti.
Hasta mahpus yakınları bir ay önce durumun vehametini yetkililere açıklamıştı
Bir ay önce, hasta mahpusların yakınları Diyarbakır, Şırnak, Batman, Mardin, Yüksekova, Siirt, Çukurova ve İstanbul’dan Ankara’ya gitti. Siyasi partileri ve meslek odalarını gezen mahpus yakınları Türkiye’de 600’ü ağır, en az 1600 hasta mahpus olduğunu hatırlattı. Son 3 ayda 8 mahpus yaşamını yitirdi, 2021'de yaşamını yitiren hasta mahpus sayısı en az 59. Üstelik bu rakamlar bir şekilde İnsan Hakları Derneğine ulaşabilenler. Gerçek durum çok daha vahim. Aileler bu ziyaretlerinde, aralarında Turgay Deniz’in de olduğu 38 ağır hasta mahpusun derhal tahliye edilmesi gerektiğini açıklamışlardı.
O listede Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutulan 84 yaşındaki Mehmet Emin Özkan, Kocaeli 1 Nolu F Tipi Kapalı Cezaevinde tutulan HDP eski Milletvekili Aysel Tuğluk, 26 yıldır cezaevinde tutulan 81 yaşındaki Sıddık Güler, Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevinde tutulan Fatma Tokmak, Urfa 2 Nolu T Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutulan hasta tutuklu 31 yaşındaki Emin Güler de var.
İHD: Bu yapılanlar cinayettir, 37 ağır hasta mahpus derhal serbest bırakılmalıdır
İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu Üyesi Avukat Davut Arslan, Turgay Deniz için defalarca çağrı yaptıklarını belirterek şunları söyledi: “Durumunun ağır olduğu bilinmesine rağmen tutuklu yargılandı. Her ay yapılan tutukluluk incelemesinde yine ‘tutukluluğun devamına’ karar verildi. Tutuklayan ve incelemeyi yapan mahkemelerin Turgay’ın sağlık durumundan haberleri vardı. Sürekli bakıma muhtaç, hastaneye ulaşması gereken bir insan olduğu biliniyordu, ev hapsi verilebilirdi. Yapılmadı. 1 ay önce ailesine haber verilmeden hastaneye kaldırılmış, bu son getirilmeden 10 gün önce de hastaneye getirilmiş, sonra tekrar cezaevine götürülmüş. Ondan ailenin haberi bile yok. Turgay, ancak öleceği belli olduktan sonra tahliye edildi. Aslında durum nettir, hasta mahpuslara, ‘sizin cezaevinden ancak ölünüz çıkar’ deniyor, öyle de yapılıyor. Direk yaşam hakkına kasıttır. Bunlar cinayettir.”
Hapishane koşullarının çok ağır olduğunu ve sağlığa erişimin gittikçe zorlaştığını söyleyen Arslan şu noktalara dikkat çekiyor: “Pandemi ile birlikte iyice korkunç hale geldi. Mahpuslar doktora görünmek için, revire çıkmak bile büyük mücadele veriyor. Hastane dönüşlerinde karantina uygulanıyor, tek başına yaşamını sürdüremeyen mahpuslar çoğu zaman tek başlarına kalıyorlar. Son süreçte ölüm haberini aldığımız birçok mahpus bizim hasta mahpuslar listemizde olan isimlerdi. Hâlâ çok riskli durumda olan birçok mahpus var. Cezaevlerindeki durum çığırından çıkmış vaziyette. Mahpuslar en temel hakları için bile açlık grevine giriyor.
Tekirdağ 2 Nolu F Tipi’nde mahpuslar 12 Ocak’tan beri açlık grevinde. Cezaevi yönetimi ile görüşemiyorlar. Biz İnsan Hakları Derneği, Türkiye İnsan Hakları Vakfı, Çağdaş Hukukçular Derneği ve Özgürlük İçin Hukukçulardan oluşan bir heyetle gittik. Gardiyanlardan başka muhatap bulamadık. Durum bu. Ve işte bir bir ölüm haberleri geliyor. Artık bir haber ölüm haberi daha alınmamalı. Bizim erişebildiğimiz rakamlara göre 1600 hasta mahpus var, 600’ünün durumu ağır. 38’inin çok ağır. Turgay onlardan biriydi. Buradan Adalet Bakanlığına çağrı yapıyorum: Bir ölüm haberi daha almak istemiyoruz, hasta mahpuslar derhal bırakılmalı. Sonra da bütün cezaevlerindeki durum incelenmeli, oralardaki sorunlar derhal çözülmeli, koşullar iyileştirilmeli.”