Zengin daha zengin oluyor

22.12.2021 - 10:51
Haberi paylaş

Döviz kurları Eylül ayından beri büyük bir artış gösterdi. Dövizden bazı kesimler büyük kazançlar elde etti. Geniş halk kesimleri ise yağmur gibi gelen zamlar altında ezildi.

Şimdi ise hükümet dövize endeksli mevduat sistemiyle bankalardaki mevduat sahiplerini sevindirecek. Mevduat sahiplerinin uğradığı zararı ise Hazine, dolayısıyla yine halk ödeyecek.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yeni bir ekonomik sistem olarak tanıttığı paketi açıklaması ile aynı gün döviz kurları bir anda düşüşe geçti, dolar 13 liraya kadar indi. Kısaca bir gün içinde döviz önce yaklaşık yüzde 15 civarında yükseldi, ardından saatler içerisinde yüzde 20 civarında düştü. Türkiye, öngörülebilir ve ‘istikrarlı’ olmaktan biraz daha uzaklaştı.

AKP iktidarı, Eylül ayından bu yana Türk Lirası’nın yaklaşık yüzde 50 değer kaybetmesinden sonra piyasaya müdahalede bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu ekonomi denemesinde dolarla yapılan işlemlerden birileri astronomik kârlar elde etti. Ama işçiler, emekçiler daha da yoksullaştı.

Erdoğan’ın ekonomi denemesi tutmadı

Faizleri düşürerek ekonomiyi canlandıracağını iddia eden Erdoğan, dolardaki önlenemez yükseliş karşısında paniğe kapıldı. Daha önceki yıllarda denenen ve milyarlarca dolar zarara yol açan, Özal’ın “bundan sonra inşallah hiçbir hükümet bir daha bu yola başvurmaz” dediği, Ekonomi Bakanı Lütfi Elvan’ın kabul etmediği ve bu yüzden istifa ettiği “dövize endeksli mevduat” uygulamasını devreye aldı.

Erdoğan’ın bu adımı, aynı zamanda örtülü faiz artışı demektir. Böylece faiz ve dolar birbirine bağlanmış oldu. Türkiye ekonomisindeki yapısal krizlerin yanı sıra, Dünya ekonomisindeki gelişmelere de paralel olarak önümüzdeki aylarda dolarda önemli yükselmeler olması söz konusu. Dolardaki her türlü artış, bankalarda parası olan zenginlere ekstra olarak ödeme olarak sonuçlanacak.

Halkın vergileri ile toplanan paraları bu şekilde, hükümetin bir kararnamesi ile doğrudan zenginlere vermek, kapitalizmin en azgın ve vahşi sömürü biçimlerinden birisidir, muhtemelen dünya kapitalizminin nadir örneklerindendir. 

TL yılbaşından bu yana yüzde 80 değer kaybetti

4 Ocak 2021’de 7,37 Türk Lirası’ndan başlayan dolar, bugün itibarı ile 13 liran civarında, yani TL dolar karşısında yüzde 80 değer kaybetti. Euro ise 9 lira civarında başladığı 2021’de 15,5 TL’ye kadar çıktı, TL yüzde 70 değer kaybetti.

Bu durum Türk halkının yüzde 70-80 fakirleşmesi ve hammadde konusunda dışa bağımlı olan Türkiye’de fiyatların aynı oranda artması demek.

Parası olan kazanıyor, yoksullar kaybediyor

Dövizin arttığı dönemde elinde döviz bulunduran zenginler kazandı. Şimdi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kabine toplantısı sonrası açıkladığı ‘dövize endeksli mevduat’ sistemi ile yine bankalarda parası olan zenginler kazanacak.

Sonuçta her iki sistemde de zenginler kazanıyor, yoksullar kaybediyor.

Yapılan örtülü faiz artışı ile bankalarda TL mevduatı olanlar dolar artışı oranında kazanç elde edecek ve bu faizi de Hazine, dolayısıyla emekçiler ödeyecek.

Geçmediğimiz köprülere, gitmediğimiz hastanelere, uçmadığımız havaalanlarına para ödediğimiz gibi, şimdi de zenginlerin bankalardaki mevduatlarının dolar karşısındaki zararlarını ödemiş olacağız.

Bültene kayıt ol