Rusya ve Ukrayna arasında neler oluyor?

27.11.2018 - 11:08
Haberi paylaş

Rusya ve Ukrayna arasında gerginlik tırmanıyor. Ukrayna'da sıkıyönetim ilan edilirken, Putin de milliyetçi havadan kârlı çıkma peşinde. 

Rusya'nın Ukrayna donanmasına ait gemilere el koyup, Kerch Boğazı'nı kapatmasıyla başlayan gerginlik sürüyor.

Silahlı iki küçük tekne ve bir romörkör, Kırım sahillerine doğru ilerlerken Rus savaş gemileri tarafından ateş açılarak durduruldu.

Ukrayna gemilerine el koyan Moskova, bu köprüyü kapatarak Azak denizine geçişi de kapattı. Ayrıca iki savaş uçağı ve iki helikopter de gönderdi.

2003'te yapılan anlaşmaya göre Kerch Boğazı ve Azak Denizi, Rusya ile Ukrayna'nın ortak karasuları.

2014'te Kırım'ı ilhak eden Rusya, müffetişleriyle Ukrayna gemilerine sıkı denetim uygularken, Kerch boğazına inşa ettiği köprüyle Azak Denizi’ne ulaşımı da kontrolü altına almıştı.

Bu gerginlik neden önemli?

Ukrayna gemileri, Rus kontrolörlerin bilgisi ve yönlendirmesiyle Mariupol limanına gidiyordu.

Mariupol, Rus ayrılıkçı hareketinin silahlı mücadele yürüttüğü Donetsk'e bağlı bir şehir.

Kırım'ın ilhakının ardından Ukrayna'nın doğusundaki Donetsk ve Luhanks bölgelerinde ayaklanan Rus ayrılıkçılarıyla süren savaşta, 10 bin kişi hayatını kaybetmişti.

Donetsk, aynı zamanda Ukrayna'nın metalurji merkezi. Mariupol limanından gelen demir-çelik ürünleri, ihracatının yüzde 25'ini oluşturuyor. Putin, Kerch Boğazı'nı kapatarak, Ukrayna ekonomisine ağır bir darbe indirmiş oluyor.

Moskova, radikallerin olası saldırılarını engellemek için köprüyü kapattığını söylüyor ve Ukrayna'yı önceden planlanmış provokasyon yapmakla suçluyor. Bu provokasyonun, Mart ayındaki devlet başkanlığı seçimlerini belirleme yönünde bir hamle olduğunu ekliyor.

Ukrayna Rusya'yı ayrılıkçıları desteklemekle suçlarken, Moskova bunu reddetse de isyancılara açıktan destek vermişti. Bugün ise Ukrayna ve Rusya orduları doğrudan karşı karşıya. Doğu Avrupa'da kanlı bir savaşın temelleri atılıyor.

Batı emperyalizminin tepkisi

Avrupa Birliği (AB), "Rusya'dan Kerch Boğazı'ndan geçiş özgürlüğünü sağlamasını ve durumun sakinleşmesi için itidalli davranmasını bekliyoruz" dedi. AB, Kerch Boğazı'ndaki köprünün Ukrayna'nın toprak bütünlüğü ve egemenliğinin ihlali olduğunu da söylüyor.

ABD Başkanı Donald Trump, Ukrayna ile Rusya arasındaki gerginliğim "hoşuna gitmediğini" söylemekle yetindi.

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg’in, “Ukrayna’nın toprak bütünlüğü ve egemenliğine tam destek" verdiğini belirterek Moskova'ya itidal çağrısı yaptı.

Asya'da ve Ortadoğu'da başka devletler söz konusu olduğunda sarf edilen tehditler ve askeri misillemelerin bu kez ortada olmaması, yaşanan durumun vahim potansiyelleri kadar, Batı emperyalizminin bölünmüşlüğü yüzünden.

Gerginlik kimlerin işine yarıyor?

Suriye'de Esad rejimini galip kılan Putin ve Rus emperyalizmi, şimdi eski sömürgesi Ukrayna'da askeri güç gösterisi yapıyor. AB'nin yanıbaşında NATO'nun güçsüzlüğünü ve ABD emperyalizminin gücünün sınırlarını gösteriyor. Putin, içeride estirdiği milliyetçi rüzgarlara da bol bol malzeme üretmiş oluyor.

Rusya'nın müdahalesi, Ukrayna Devlet Başkanı Petro Poroşenko'ya da yaradı.

Poroşenko, 30 günlük sıkıyönetim ilan etti. Zaporoje, Lugansk, Donetsk, Vinnitsa, Nikolayev, Odessa, Summı, Harkov, Çernigov, Herson illerinde ve Karadeniz ve Azak Denizi karasularındaki sıkıyönetim bölgelerini, devlet başkanına bağlı askerler yönetecek.

Ukrayna ordusunu alarma geçiren Poroşenko, sıkıyönetimin bir savaş ilanı olmadığını söyleyerek, ülke savunmasını güçlendirmek için "gerekli" diyor.

Ukrayna'da parlamento seçimleri 31 Mart 2019'da yapılacak. Kamuoyu araştırmalarına göre Poroşenko'ya destek yüzde 10'da kalırken, eski başbakan Timoşenko'ya destek yüzde 21. Rusya, bir ayağı çukurdaki Poroşenko'ya milliyetçi rüzgarlar estirerek güç kazanma fırsatını sunmuş oldu.

Bu gerilimin ilk kaybedenleri ise savaş, sıkıyönetim ve açlıkla karşı karşıya kalan Ukrayna halkı, baskıyla yönetilen Rus işçileri, yeni bir savaş tehdidi altındaki Doğu Avrupa işçi sınıfı.

Volkan Akyıldırım

Bültene kayıt ol