Brexit anlaşması onaylandı, Muhafazakâr Parti’nin krizi büyüyor

15.11.2018 - 08:32
Haberi paylaş

Avrupa Birliği ile iki yıl süren müzakerelerin ardından sonunda Brexit anlaşmasını tamamlayan İngiltere Başbakanı Theresa May, içeride kabinesinin desteğini ise ancak beş saatlik bir toplantı sonrasında alabildi.

Kabineden 11 tane bakanın, toplantıda anlaşmanın aleyhine söz aldığı, Muhafazakâr Parti’nin AB ile tamamen kopuşu ve göçmenlere daha sert yatırımları talep eden sağ kanadının anlaşmadan memnun olmadığı konuşuluyor. Aşırı sağ kanat milletvekillerinin, Başbakan May için güvensizlik belirten mektuplar yollayacakları iddia ediliyor.

Muhafazakâr Parti kurallarına göre, milletvekillerinin %15’i (48 kişi) bu mektupladan yazarsa bir güven oylaması yapılabilir. Bunlar, May’i düşürmeye yetmese bile, 585 sayfalık anlaşmanın parlamentodan geçmesi için İşçi Partisi’nden (Labour) ciddi bir destek gelmesi gerekecek.

May, bu durumu dün akşam yaptığı basın açıklamasında, "Önümüzde zor günler var" diyerek kabul etti.

Muhafazakârlar’ın iktidar ortağı olan Demokratik Birlik Partisi de anlaşma taslağını bu hâliyle kabul etmeyeceklerini duyurdu.

Brexit anlaşması, İngiltere’nin bir süre boyunca AB’nin koyacağı tüm ekonomik şartları kabul edeceği, ancak AB içinde olmadığı için bu kararlar üzerinde etki sahibi olamayacağı belirsiz bir dönemin açılması anlamına gelecek. Bu özelliği nedeniyle, Muhafazakâr Parti’nin AB’de kalma ve ondan ayrılma yanlısı kanatları anlaşmaya karşı birlik oldular.

Daily Express ve Daily Mail gibi gazeteler ise Başbakan May’i anlaşma konusunda destekliyorlar. IMF, İngiliz ekonomisinin AB’den çıkıştan sonra kendine geleceğini duyurdu. May ayrıca, Brexit yanlılarına, bu anlaşmayı kabul etmedikleri takdirde, ikinci referandum çağrılarının yapıldığı bir ortamda AB’den çıkışın hiçbir zaman gerçekleşmeyebileceği tehdidini savuruyor.

May’in bir diğer opsiyonu, anlaşmanın parlamentoda reddedilmesini beklemek, ufak değişiklikler yaparak piyasaların baskısıyla kabul edilmesini sağlamaya çalışmak.

Ancak anlaşmanın reddedilmesi, yeni bir genel seçime gidilmesini gündeme getirebilir.

Bu da Jeremy Corbyn liderliğindeki sol bir Labour hükümetinin iktidara gelmesi anlamına gelebilir.

Bültene kayıt ol