Yıldız Önen

Yıldız Önen son yazıları

22.01.2015 - 12:03

Barış sürecinde önemli ama yetersiz adım

Yaklaşık iki yıldır düşe kalka ilerleyen çözüm sürecinde, geçtiğimiz hafta çok önemli bir gelişme yaşandı. Bugüne kadar PKK lideri Abdullah Öcalan’la bir devlet heyeti, bir de HDP heyeti görüşüyordu. Bu görüşmeler ayrı ayrı yapılıyordu.

Önce, Abdullah Öcalan’ın ısrarıyla, milletvekilliği hakları devlet tarafından gasp edilen Hatip Dicle Abdullah Öcalan’la görüşen HDP heyetine dahil oldu. DTK Eşbaşkanı Dicle’nin görüşmelere katılması çok önemli bir adımdı.

Ardından, süreç açısından hepimizi umutlandıran bir gelişme daha yaşandı ve ilk kez devlet heyeti-HDP-DTK heyeti ve Abdullah Öcalan bir masanın etrafında aynı anda toplantı yaptılar. Bu ilk kez oluyor.

Bunun çok önemli bir gelişme olduğunun altını bir kez daha çizmemiz gerekiyor.

Yine de bu, Abdullah Öcalan’ın ısrarla talep ettiği, Kürt halkının özlemle beklediği “müzakere süreci”nin başladığı anlamına gelmiyor.

Müzakere süreci, müzakere edilecek konuların tespit edildiği, sıralandığı yazılı metinler üzerinden sürmek zorunda. Görüşmelerin, anlaşma noktalarının kayıt altına alınması ve anlaşma zemini üzerinden yürünerek yasal düzenlemelerle beraber pratik adımların atılması gerekir.

Aslında bir müzakere metni ortada. Sanırım tarihe Kobanê krizi olarak geçecek dönemin ardından Abdullah Öcalan, minik bir anayasal çerçeveyi andıran bir “yol haritası” metni açıklamıştı. Bu metni, HDP heyetinin, DTK heyetinin ve cümlesine, virgülüne kadar KCK liderliğinin benimsediğini, desteklediğini, bir tür yeni manifesto olarak adlandırdığını biliyoruz.

Bilmediğimiz, hükümetin, devletin bu çerçeve metin hakkında ne düşündüğüdür!

Öğrenmemiz gereken de budur.

Heyetlerin Öcalan’la aynı masada buluşması, müzakereye giriş anlamına gelse de müzakerenin kendisi değil. Sürecin müzakereler yönünde ivmelenmesi için yapılması gerekenler çok açık: Hükümetin, çözüm sürecinin müzakere sürecine evrilmesi için nasıl bir yasal-anayasal-pratik adım çerçevesi sunduğunun açıklanması lazım.

Batıda yaşayan savaş karşıtlarına düşen, çözüm sürecini sonuna kadar destekleyen ama sürecin kırılgan yapısını bir an bile unutmadan, barış sürecini kalıcı bir hale getirecek müzakere sürecinin başlaması için hamle yapmaktır.

Bizler, “barışa söz ver!” diyerek, bu yönde adım atacağımızın da sözünü vermiş oluyoruz.

Yıldız Önen

[email protected]

(Sosyalist İşçi)


Bültene kayıt ol