Geçtiğimiz hafta sonu Taşeron İşçilerin Birliği çağrısıyla pek çok ilden belediye işçisi ‘eşit işe eşit ücret’ ve ‘eşit haklar’ talebiyle eylem yaptı.
Taşeron İşçileri Birliği, oldu bittiye getirilen süreçlere itiraz eden öncü işçilerin sosyal medyayı da kullanarak başlattıkları bir örgütlenme.
696 sayılı KHK ile belediyede taşeron olarak çalışan yüz binlerce işçinin kadroya geçtiği söylendi ama aslında işçiler belediyelerdeki taşeron firmalara geçirildi. Bu şirketlerde 500 binin üzerinde işçi çalıştırılıyor.
Temizlik işçilerinden asfalt işçilerine, belediyelerin tüm asli işlerini taşeron işçiler yapıyor. Buna rağmen kadro hakları tanınmıyor, daha düşük ücret alıyor ve kamuda çalışan işçilerin haklarından faydalanamıyorlar. İş güvenlikleri yok ve zorunlu emeklilik dayatmasına maruz kalıyorlar.
Sendikalar işçilere sahip çıkmıyor
Belediye işçileri arasında sendikalaşma oranı yüksek ve şu anda pek çok belediyede toplu sözleşme yapılıyor. Ancak sendikalar belediye işçilerinin kadro talebine sahip çıkmıyor.
İşçiler bu nedenle sendikalardan bağımsız, aşağıdan tüm taşeron işçilerinin birleşik mücadelesini hedefleyen bir örgütlenme sürecine girdi. Sendikaların taleplere sahip çıkmalarını istiyorlar ve enflasyon oranlarının üç haneli rakamlara çıkmasına rağmen mücadele etme konusundaki isteksizliklerine de öfkeliler. Enflasyon karşısında ücretleri eriyen Kadıköy Belediyesi işçileri Temmuz 2021'de yüzde 9 zam almıştı. Ücretlerini iyileştirmek için ek protokol talepleri mücadelesinin önü de sendika tarafından kesilmek istendi. İşyeri temsilcileri sendika tarafından görevden alındı, kayyum temsilci atandı. Kartal, Maltepe ve Ataşehir toplu sözleşme oturumları bir gecede bitirildi.
Toplu sözleşme sürecinde işçilerin aşağıdan baskısı sendikaya grev kararı aldırmak zorunda bıraktı. Ancak tarihi belli olmayan, noter onaysız bir grev kararıydı bu.
Eylem sonrasındaki forumda belediyelerin yanında duran sendikal bürokrasiye karşı sendikal demokrasiyi hayata geçirmek için taban örgütlenmelerinin güçlendirilmesi gerektiği tartışıldı.
İşçilerin bir araya gelip mücadele etmeye başlamaları şimdiden yeni bir akım başlattı ama bu akımın büyük bir fırtınaya dönüşmesi için aşağıdan mücadeleyi örgütlenmeye devam etmek gerekiyor.
(Sosyalist İşçi)