Savaş ve trajedi

03.03.2018 - 10:53
Yıldız Önen
Haberi paylaş

Savaşın herkes için bir yıkım olduğunu iyi biliyoruz. Birinci Dünya Savaşı, ikincisi, 20. yüzyılın her bir yılında milyonlarca insanın ölümüne neden olan yaşanmış savaşlar değil, yaşanmakta olan savaşlar ve belki de daha büyük, küresel bir girdaba dönüşecek olan savaşların işareti olan bölgesel savaşlar.

Özellikle Suriye. Suriye’de askeri varlığı olmayan ne küresel güç kaldı ne de bölgesel. Suriye, şekillenmesini yitirdi ve Galip Dalay’ın tabiriyle henüz yeni bir Suriye gerçekliğinin inşasından söz etmek mümkün değil. Küresel ve bölgesel güçlerin ve Esad rejimiyle silahlı muhaliflerin üzerinde ortaklaşacağı bir yeni Suriye gerçekliğinin inşa edilememesi, Suriye halklarının yaşadığı yıkımın süresinin de kestirilememesine neden oluyor.

Ama bu arada yıkım sürüyor. Sadece Suriye değil, Yemen de yıkıma maruz kaldı. Bütün egemen güçler Arap Baharı’nın intikamını alıyor adeta. Sadece Arap Baharı’nın değil bu isyanlardan ilham alan işçilerin, halkların kazanımları da her gün tehdit altında. Daha büyük bir savaşın yaşanma olasılığı daha yüksek sesle dile getirildikçe demokrasi ve hukuk, devletlerin beka kaygısının merkezine oturtulan güvenlik eksenli politikaların hakim ve sorgulanamaz hale gelmesine neden oluyor.

Bu yüzden Adalet Zemini (AZ)’nin 10 Mart’ta düzenleyeceği konferans özel bir öneme sahip.

‘Dünyada ve Türkiye’de Demokrasi ve Barışın İmkanları’ başlıklı üç oturumdan oluşan konferansta: ‘Dünyada otoriterlik ve demokrasi mücadelesi’, ‘Ortadoğu’da bitmeyen savaş’ ve ‘Türkiye’de muhalif olmanın güçlükleri ve imkânları’ başlıklı konular etrafında geniş bir tartışma sürecek.

Bu tartışmanın içinden geçtiğimiz koşullarda ne kadar önemli olduğu çok açık ama önemli olan bir başka gerçeklik ise bu tartışmanın küresel bir zeminde sürdürülmesinin zorunluluğu. Sadece mevcut askeri gerilimleri, çatışmaları, harekatları sona erdirmek için değil, bunların büyük ihtimalle ilk adımı olduğu daha kapsamlı bir küresel askeri kapışmanın engellenmesi için bu tartışmanın küresel bir barış hareketinin kolektif odağı hâline gelmesi gerekiyor.  

ADALET ZEMİNİ PANELİ:

DÜNYADA VE TÜRKİYE’DE DEMOKRASİ VE BARIŞIN İMKÂNLARI

10 Mart 2018, Cumartesi 13.00-19.00

Cezayir Toplantı Salonu

Yıldız Önen

[email protected] 

(Sosyalist İşçi)

Bültene kayıt ol