Karamsar yazı

19.06.2016 - 12:49
Ahmet Kuzik
Haberi paylaş

Bir “fevkalbeşer”, ‘Bu ülkede Erdoğan dışında kimse siyaset yapmamalı’ buyuruyor.

Sanki tamamen kontrolü kaybettiler, ne dediklerini bilmiyorlar, ettiklerin lâfın nereye varacağını idrak edemiyorlar.

Bir memlekette tek bir kişi hâricinde kimse siyaset yapmamalı deniliyorsa, bu cüret gösterilebiliyorsa, en azından müstebit bir sultanlık hedefleniyor demektir.

Yâni, diktatörlükten de beter bir idâre. En azından diktatörlüğe eşdeğer bir sistem hedefi.

Artık hiç gizlileri, saklıları kalmadı. “Nizâm-ı Cedit” askeri de emirlerinde ayrıca.

Veya belki AK sistem “Nizâm-ı Cedit” askerinin (geçende C. Aktar ne güzel tanımlamıştı, “hassa ordusu” diyordu) emrinde, hedeflerine yürüyorlar.

***

Fakat, şöyle düşünmek de mümkün...

Gizlileri, saklıları kalmadıysa bu bana bir tek şey ifâde eder;

Aslında kontrolü kaybetmediler, ne dediklerini biliyorlar, ettiklerin lâfın nereye varacağını gâyet güzel idrak edebiliyorlar. 

Bu demektir ki “kadayıfın altı kızardı” artık.

Eh, şimdi mesele yine kendi sözleriyle, “kanlı mı olacak kansız mı” meselesi.

Ve görünen o ki çok kanlı olacak.

***

Bu noktada Levent Gültekin’in emekli olmaya hazırlanan üst düzey bir bürokratın sözlerine yer verdiği yazısını hatırlayalım. Tayyip Erdoğan o bürokrata topluma nizâmat vermek için yapmayı düşündüğü şeyleri anlatmış. Bürokrat da duydukları karşısında epey endişelenmiş olmalı ki, "Bunların yarısını yapmaya kalkarsanız iç savaş çıkar" demiş.

Tayyip Erdoğan’ın cevabı şu olmuş, meâlen: "Çıksın, o vakit ezer geçeriz.”

***

Güneydoğuda olan biteni, daha doğrusu olan ama bitmeyenleri de düşünelim şimdi...

Evet, maalesef, şu sıra şiddet, kan ve karanlıktan başka bir şey görünmüyor.

Ahmet Kuzik

[email protected]

Bültene kayıt ol