Rusya'nın vekalet savaşı, Suriye'de yarayı deşiyor

20.02.2016 - 10:11
Alex Callinicos
Haberi paylaş

Geçen hafta Manchester’daki bir toplantıda, Suriyeli bir mültecinin kendisi ve ailesinin yaşadıklarına dair anlattıklarını dinledim. Yürek parçalıyıcıydı. Üstelik, aynı hikaye milyonlar tarafından anlatılabilir ve sayıları her geçen gün artıyor.

Suriye diktatörü Beşar Esad’ın güçleri şu anda ülkenin en büyük kenti olan Halep’e bir operasyon düzenliyor. On binlerce sivil, Halep’ten Türkiye sınırına doğru kaçıyor ve Türkiye sınırı geçmelerine izin vermiyor. Yaşanan katliam geçen hafta Cenevre’de yapılan toplantıda barış görüşmelerinin sonlanmasına yardım etti.

Dış Politika (Foreign Policy) dergisine göre, “Rus hava gücü neticede Esad ve onun müttefiki paramiliter güçlere, Türk sınırıyla Halep’i birleştiren ve isyancılarca kontrol edilen dar Azaz koridorunu kesme olanağını sağladı”.

“Şehrin tamamen kuşatılması, rejim güçleri ve Şii savaşçıların güneye, batıya ve kuzeye ilerlemeleri nedeniyle, şu anda uzak bir olasılık. Şehrin isyancılar tarafından tutulan bölgelerinin düşmesi, Esad için dramatik bir zafer ve 2011’de ayaklanmanın başlamasından bu yana isyancıların yaşadıkları en büyük kayıp olacak.”

Rusya Başkanı Vladimir Putin, Esad’ı şartsız desteklemiyor. Financial Times yakın zamanda, geçen yılın sonunda Putin’in Askeri İstihbarat daire başkanı Igor Sergun’u Esad’la buluşmaya gönderdiğini yazdı. Sergun, Esad’a olası bir barış mutabakatının bir parçası olarak geri çekilmek zorunda kalacağını bildirdi.

Bir John le Carre romanında rastlayabileceğimiz gibi, Ocak ayının başında Sergun’un ölümü duyuruldu. Bu konudaki gerçek ne olursa olsun, Esad kendisine önerilen geri çekilmeyi reddetti. Financial Times’a göre, ‘Kremlin ile anlaşmalarında, Esad bir dış gücü diğerine karşı kullanma stratejisini uyguladı. Burada kullandığı koz İran oldu. Rusya kendisinin aylar boyunca elde ettiği gücüne karşı Tahran’ın bölgedeki etkisinin artmasına tepkiliydi.”

O zamandan bu yana Putin, mecbur olduğu işi isteyerek yapmaya ve Rusya hava gücünü dengeyi Esad lehine etkilemek için kullanmaya karar verdi.

Rusya ve Suriye arasındaki ittifak 1940’lara dayanmakta. Bu ittifak Rusya’nın, önemi her gün artan Ortadoğu’ya ulaşmasını sağlıyor. Belli ki Putin bundan vazgeçmek istemiyor.

İktidar

Bununla beraber, Segun’un Şam’a yaptığı ziyaret, Carnegie Moskova Merkezi’nden Dimitri Trenin’in söylediği gibi, “Putin için Suriye’ye müdahalenin amacı hiçbir zaman Esad’ın yerini korumak olmadı, Amerika’nın bu ihtilafının çözümünde Rusya’nın anahtar rolü oynadığını anlaması içindi”.

Diğer bir deyişle, Suriye halkının trajedisi, ülkelerinin bir vekalet savaşı için alan hâline gelmesi. Bu savaş İran, Suudi Arabistan ve Türkiye gibi bölgesel güçler arasında değil, hâlâ büyük nükleer güçlere sahip olan ABD ve Rusya arasında yaşanıyor.

Washington da aynı oyunu oynuyor, üstelik yalnızca Ortadoğu’da değil. Geçen hafta New York Times “Başkan Obama, Orta ve Doğu Avrupa’daki NATO ülkelerine ağır silah, zırhlı araç ve diğer ekipman teminini ciddi bir biçimde artırmayı planlıyor. ABD yetkilerinin belirttiğine göre, böyle bir hareket Rusya’yı bölgede daha da saldırgan hamlelerden caydırmayı hedefliyor” diye yazdı.

ABD yönetimi Avrupa için askeri bütçenin 4 kattan fazla arttırılarak, 2,4 milyar pounda çıkarılmasını öneriyor. Macaristan, Romanya ve Baltık ülkeleri gibi ülkelerde yapılacak olan yığınak, NATO’nun bölgede tamamen silahlı askeri birlikleri bulundurmasını sağlayacak. Bu, 1997’de NATO ve Rusya arasında yapılan ve her iki tarafın sınırlarına yakın bölgelerde büyük askeri birlikler bulundurmamasının kabul edildiği anlaşmanın ihlaline neden olabilir.

Batı’nın yaptırımları ve petrol fiyatlarının düşmesiyle ekonomik olarak büyük zarar gören Rusya, Soğuk Savaş sırasında yaptığı gibi ABD ile global bir mücadeleye girmek için çok zayıf. Ama 1990’larda başlayan Avrupa’nın huzura kavuşturulması süreci tersine dönüyor gibi duruyor.

Bu sırada Suriye’de savaş tırmanıyor. Foreign Policy, Esad’ın saldırgan iradesinin Suriye-Türkiye sınırındaki önemli alanları kontrol etmekten olan hem IŞİD hem de Kürt kuvvetlerini güçlendirdiğini ileri sürüyor. Üstelik, Kürtlerin başarılarının devam etmesi, Türkiye’yi askeri müdahalede bulunma konusunda kışkırtabilir.

Suriye’nin ızdırabı bitmekten çok uzak.

Alex Callinicos

(9 Şubat 2016)

Bültene kayıt ol