Bizlik üzerine
22.12.2015 - 14:26
Türk’sün, ama doğduğundan beri sana söylendiği, bütün okul hayatında üzerine boca edildiği, senden başka dünyada onurlu, şerefli, zeki, sanatçı, dik duran, her daim kızları sadık, erkekleri kahraman bir millet olduğunuz söylendiği için değil, ileri yaşlarda diyelim lise yıllarında sağdan soldan bir iki arkadaşın biz aslında şu asıllı Türk’üz bu asıllı Türk’üz dediği ve hepsi de ‘asılsız’ Türk olduğu için de değil. Hakikaten Türk’sün, tartışmıyorsun bile.
Devletin var, şanıyla şerefiyle kanıyla, kahraman erkekleri ve fedakar anneleri ile, çalışkan gençleri ile atak zeki çevik kızlı erkekli ergenleriyle destan yazmışlar ve sana bir cumhuriyet kurup emanet bırakmışlar. Sonra da yıllarca bıraktıkları emanetin birkaç kişiden ibaret ‘sana’ olduğunu, dolayasıyla kimseyle paylaşmaman gerektiğini ,bir lokma isteyen olursa milli ekmeğinden, hemen ağzına bir tokat indirmeni söylemişler durmuşlar. Hem kahraman olmuşsun, hem adam öldürmemişsin, adam öldürsen de onlar adam değilmiş, hainmişler, ne hikmetse tümü de bu topraklardın çıkmış öldürdüklerinin, gidip memleketinde düşman bulmamış burada üretmişsin, neden, zira ekmeğin küçük gelmiş gözüne her daim, ya da çok olsun istemişsin Kadınlara tecavüz etsen de ya bunu saklamışsın ya da bu kadınların tümü zaten orospu imiş, öyle ki sen zorla tecavüz ettikten sonra hemen babasını ailesini bırakıp sana gelmek istemiş, halkını bile satmış yerine göre asaletin ve erkekliğin karşısında.
Öğrendiğin kaka terimleri hep senin ülken dışından söylemişler, soykırım demişler önce aa o ne ki deyip anladıktan sonra ve elbette Türk soykırım yapmaz delmişsin, faşizm demişler bana sağcılar adam öldürüyor dedirtemezsiniz demişsin, buna inandırmışsın kendini ,ciddi bir ruhsal hastalıktan muzdarip olduğunu anlamadan yaşamış ,tarihi tarihçilere bırakmış, kahramanlık hikayelerin ve zeki çevik gençlerinle, yarattığın kağıttan hayallerinle nesiller boyu eğitim adı altında ‘ruhunu’ beslemişsin.
Sonra derken zamanlardan bir zaman olmuş, bu zaman olmuş, inkarla , yalanla, pembe balonlarla süsledikleri bebek odanın içine bir alıcı kuş girince annenin attığı çığlıkla kalmışsın orada öylece .Kurduğun ve diyelim ki 90 yıldır sadece sana ait olduğunu düşündüğün bu devlet, hey arkadaşım, dün değil, yüzyıl önce değil ,yüzyıl sonra değil. kitaplarda yalanınla örtemeyeceğin kadar bugün, sadece sana ait olduğu söylenen bu toprakların sınırlarının içinde hem de tekrar ve yeniden, okullarda birlikte, aynı yalana inanmaya zorlandığınız sıra arkadaşlarının evlerini köylerini ,belki öğretmenlik yaptığın okullarını ,doktor olarak gittiğin hastanelerini bombalıyor. Bu devletin başında ne için durduğunu kimsenin kestiremediği birileri büyük temizlik yapacağız diye bağırarak kiralık katillerine talimat geçiyor. Gözlerinin önünde sana kendinle yüzleşme fırsatı veren bu tarihe bir teşekkürü borç bilecek misin yoksa ,yalanlarınla yaşadığın bu lanetli toprağı yine yalanlarınla bezeyerek ,çocuklarını bu ülkeden nasıl da kurtaracağını düşünen bir vatanperver gibi yaşamaya devam mı edeceksin.
Olan şu ki; bu ülkenin ‘doğusuna’ senden başka birileri, hem de sen buralara gelip yerleşmeden daha Kürdistan demişler, hatta cumhuriyetini kuran belgelerde bile bu terimi komplekssizce kullanan devlet aklın bile olmuş. Kürd’lerin yaşadığı adından da açıkça anlaşılan ‘ora’ da, senin bildiğinin doğrusu sana öğretilenin dışında, hatta Kürd çocuğuna bile öğretilenin dışında yaşayan, nüfusu milyonları bulan bir halk var. Ve bu milyonlar, bugün, birlikte ülkenizde, yüzyıl önce yine bu topraklarda birlikte yaşadığın Ermeni’ye yaptığın gibi, ve belki de sadece bu yüzden Türk olmadıkları, oldurulamadıkları için ‘sinek’ gibi ezilmekle tehdit ediliyorlar ve öldürülüyorlar. Bu yalanlar cumhuriyetinin, kendi sokağında varlık savaşı veren sıra arkadaşına sadece terörist diyerek uyguladığı kırıma yine mi ,bugün de mi sessiz kalacaksın. O arkadaşlarınla, yan yana aynı sırada oturmaya davet etmek bu kadar mı çok zor geliyor sana ,üstelik küçük kızını Avrupa’da bir üniversitenin sıralarında nasıl olsa da oralı gençlerle,eşitçe oturtsam diye hayal kurarken.
Sennur Baybuğa