Rusya anti-emperyalist mi?

03.11.2015 - 07:51
Arife Köse
Haberi paylaş

Suriye bir süreden beri emperyalist rekabetin sahası hâline geldi ve bu sahanın son günlerdeki en önemli oyuncusu Rusya oldu. Ancak Rusya’nın ABD emperyalizmine karşı antiemperyalist bir güç olduğunu düşünmek büyük bir yanılgı olur.

Soğuk savaşın sona ermesiyle birlikte dünya artık iki kutuplu bir dünya olmaktan çıktı. Dünyadaki hegemonya mücadelesi artık sadece ABD ve Sovyetler Birliği ve bu ikisinin arkasında dizilen ülkeler arasındaki mücadele değildi. Artık bu hegemonyanın ikiden fazla talibi vardı. Bunların başında da Çin ve Avrupa geliyordu.

Bu süreçte Sovyetler Birliği dağıldı ancak bu dağılmanın sonucunda oluşan yeni bölgelere kimin hakim olacağı ABD ile Rusya arasında hep bir mücadele konusu oldu. Üstelik bu mücadeleye Çin de dahil. 2002’de Prag’da yapılan NATO toplantısında NATO’ya eskiden SSCB’nin blokunda bulunan 7 devlet kabul edilmişti.

Rusya ve ABD’nin karşı karşıya geldiği diğer krizler 2008 Gürcistan krizi, 2014 Ukrayna krizi oldu. Bu rekabet Balkanlarda da devam ediyor. Rusya da ABD gibi bu ulkelerde üsler kurmayı ve askeri varlığını artırmayi planlıyor. Ancak askeri varlık açısından ABD’nin hala Rusya’dan kat be kat daha güçlü olduğu çok açık. ABD’nin savunma bütçesi Rusya’nın savunma bütçesinden hala 10 kat daha fazla.

Bu arada Rusya insan hakları açısından da oldukça kötü durumda. Her türlü örgütlenme özgürlüğü kısıtlanmış durumda. 1991 yılndan bu yana yaklaşık 350 gazeteci mesleki faaliyetlerinden dolayı öldürüldü ya da kaybedildi. İnternete yasaklar getirildi. Eşcinselliğin propogandasının yapılması yasaklandı. Ayrıca uluslararası STK’ların ülke içindeki örgütlenmelerine de kısıtlamalar getirildi.

Rusya şu anda tarihsel müttefiki Esad’ı bir kez daha kurtararak ve Orta Doğu’da daha aktif bir rol oynamak üzere hızlı adımlar atarak oyunun dışında kalmayacağını göstermiş oldu. Daha da önemlisi Çin de bu cephenin daha az görünür olan ama önemli bir parçası. Çünkü mesele sadece Suriye’de kimin dediğinin olabilecegi değil. Pasifikin hakiminin kim olacağından ticaret yollarının hegemonyasına kadar bir dizi küresel egemenlik mücadelesinin bir parçası şu an Suriye’de yaşananlar. Rusya’nın  emperyalizmi ABD ya da Batının emperyalizmine tercih edilir bir emperyalizm değildir. Suriye’de ölen, göç etmek zorunda kalan, savaştan dolayı hayatları mahvolan insanlar hiçbirisinin zerre kadar umurunda değil. Onlar sadece emperyalist rekabetteki hegemonya alanlarını genişletmekle ilgileniyor.

Arife Köse

[email protected]

(Sosyalist İşçi)

Bültene kayıt ol