Ölümleri durduralım

14.08.2015 - 18:03
Yıldız Önen
Haberi paylaş

On beş gün içinde sert bir savaşın içine yuvarlandık. Her gün ölüm haberleri geliyor. Bu durum, çözüm sürecinin hem ne kadar önemli olduğunu hem de ne kadar zayıf temellerde ilerlediğini gösteriyor.

Çözüm süreci başladığında, toplumun büyük çoğunluğu ve DSİP gibi partiler, süreci coşkuyla karşıladılar. Akan kanın durması, her gün asker ya da gerilla genç insanların ölmesine son verilmesi bile başlı başına çok önemliydi çünkü. O günlerde bir koro belirdi hemen, çözüm sürecine karşı çıkan bir koroydu bu. MHP, bu koronun sağ cenahtan sözcülüğünü yaptı. Bu doğaldı, MHP’den de barışı savunmasını beklemeye gerek yoktu zaten ama koronun insanı tedirgin eden cephesi, kamuoyunda solcu ve demokrat bilinenlerin açıklamalarının geldiği cepheydi.

Bu cenah, “AKP’yle barış mı olur?” diye çıkışıp, “Demokrasi olmadan çözüm mü olur?” diye devam ediyordu. Sürecin AKP’ye güç verdiğinden tutun da bunun emperyalist bir proje olduğunu savunanına kadar, medayada tuttukları konum nedeniye sesi çok çıkan bu çevreler, sürecin sol tarafından coşkuyla sahiplenilmesinin önüne set çekmeyi başardılar.

Şimdi memnunlardır sanırım!

Süreç bozuldu. Bütün iddiaları boşa çıktı ama bu önemli değil bu insanlar açısından.

İlk iddiaları sürecin AKP’nin işine yarayacağıydı. Çok açık bir şekilde, tam tersi doğru çıktı, süreç HDP’nin işine yaradı.

AKP’nin devrildi devrilecek olduğunu ve üstteki iddiayla çelişkili bir şekilde sürecin AKP’ye Kürt desteği vermesiyle bunu engellediğini iddia edenler de, Kürt sorununda yaşananları anlamaktan uzak olduklarını ortaya çıkarttılar. Öncelikle AKP öyle devrildi devrilecek bir durumda değil. AKP ancak tabanı özgürlükçü bir muhalefet tarafından kazanılabilirse geriletilebilir. Yüzde 9 oy kaybetse ve hükümetten düşse de AKP milyonlarca insandan oy alan parti. Kaldı ki bir savaş ortamı, iktidar partisinin devrilmesine neden olur diye bir siyaset kaidesi yok. Tersine, seçim sürecinde AKP’ye milliyetçi esaslarla karşı çıkanlar Erdoğan Kürtlere savaş ilan eder etmez Erdoğan destekçisi durumuna evrildiler.

Birkaç haftadır savaşın ne kadar berbat, tehlikeli, trajik bir süreç olduğunu gördük. Şimdi ilk işimiz savaşı, ölümleri durdurmak olmalı. Çözüm sürecinin hemen başlaması için tek bir saniye kaybetmeden mücadele etmeliyiz. Bu sefer “Süreç şöyle, böyle” diyen hiç kimseye prim vermememiz gerekiyor. “Barışın kaybedeni olmaz” diyerek aralıksız barış savunusu yapmamız gerekiyor.

Yıldız Önen

[email protected]

(Sosyalist İşçi)

Bültene kayıt ol