Kamp Armen kalacak, AKP gidecek

17.05.2015 - 23:18
Ozan Tekin
Haberi paylaş

Kamp Armen’deki nöbet 13. gününe girdi.

Araziye lüks villalar yapmak isteyen arsız bir kapitaliste ve zamanında mülkü gasbeden ırkçı devlete karşı yıkımı durdurmayı başaranlar, umut ve coşkuyla, kararlılıkla devam ediyorlar direnişe.

Nor Zartonk üyeleri, DSİP’liler, HDP Tuzla örgütü ve diğer birçok aktivist, olağanüstü bir efor sarf ediyorlar orayı ayakta tutmak için. Hepsinin ellerine sağlık.

Öte yandan, Ermeni Soykırımı’nın inkârına yönelik devletin tüm imkanlarıyla kurduğu büyük anlatı, mesele Kamp Armen olunca çöküyor.

Hırsızlığın kötü bir şey olduğu, toplumdaki ortak duyulardan biri. Kamp Armen’e el koyup Ermeni vakfına hiçbir şey ödemeyen devletin yaptığı açıkça hırsızlık.

Direniş, Markar Esayan’ın iddia ettiği gibi “AKP devlet aklını değiştirdiği” için değil, bu basit gerçek ortada durduğu ve buna itiraz edenler olduğu için kazanacak.

AKP’yi ise kötü günler bekliyor.

Davutoğlu, İstanbul mitinginde oy isterken, Türkiye devletinin "dünyadaki tüm mazlumlara" el uzatabilmesi için çok güçlü olması gerektiğini söyledi.

Bu devlet çok güçlü olduğunda Türkiye'nin mazlumlarına; işçi sınıfına, Kürtlere, Ermenilere, Rumlara, Yahudilere, Alevilere, LGBTİ bireylere, kadınlara, öğrencilere ve hatta dindarlara neler olduğunu ve olacağını biliyoruz.

On yıllar boyunca İsrail'in, bugün ise Suudi Arabistan'ın bölgedeki müttefiki olan Türkiye güçlü olduğunda başlarına nelerin geleceğini Ortadoğu halkları da biliyor.

AKP, artık askeri vesayet diye bir tehdit kalmadığını düşünüp 2007-2011 arası politikalarını tersine çevirdikçe kendi sonunu hazırlıyor.

Demirtaş’ın dediği gibi, Türkiye’de eş başkanı olan iki parti var. Biri HDP, diğeri ise Davutoğlu-Erdoğan çelişkisiyle AKP.

Seçimlerin sonucu ne olursa olsun birbirlerine girecekler.

Arınçları, Gülleri, Babacanları, Yeni Şafak’ta bile haftada bir yayımlanan “muhalif” yazıları, AKP’nin gençlik arasında ilgi göremediğini itiraf eden Star başyazarını, “Hep beraber çürüyoruz” diyenleri, “Büyümüz bozuldu” diye uyaranları bir kenara bırakalım.

Bir de işçi sınıfı var.

Bursa’da 10 bin işçi Türk Metal’den istifa edip direnişe geçti. Bu hafta içinde yeni fabrikalarda iş bırakmalar olacak.

Twitter’da solculuğa uzaklığı nedeniyle espri malzemesi olan Yozgat’ta madenciler bir kez daha iş bıraktı.

Kastamonu’da Ağaç-İş üyesi işçiler kazandı. Soma’da binlerce işçi, katliamın yıl dönümünde ölenlerin hesabını sordu.

Soma’da madenci yakınını tekmeleyip bir de ona hapis cezası vermeye kalkanların başı, seçimlerden sonra, bir de işçi sınıfıyla belada olacak.

Gezi direnişini yaratanlar, Yırca ve birçok yerde yaşam alanlarını sermayeye bırakmayan köylüler, işyerlerinde direnişe geçen emekçiler, Tayyip Erdoğan’ı “anlayamayan” Kürtler, Kamp Armen’i teslim etmeyen Ermeni aktivistler…

Bunlar başka bir Türkiye’nin habercisi. Ama en başta, “Yeni Türkiye”yi kuramadan AKP’nin gidişinin.

Bu dönem, “Sokakta mücadele sandıkta HDP” diyenler, AKP neoliberalizmine ve CHP kemalizmine alternatif yaratmak isteyenler için muazzam olanaklar yaratacak. Kolları sıvayalım.

Ozan Tekin

[email protected]

Bültene kayıt ol