Barış istiyoruz!

27.12.2014 - 09:58
Yıldız Önen
Haberi paylaş

Kürt sorununun, çözümü imkansız bir sorun olmadığı içinden geçmekte olduğumuz çözüm süreciyle açığa çıktı. Tabular yıkıldı, tartışılamaz sanılan konular tartışma masasında.

Değerini bilelim.

Çözüm sürecini önemsiz görmeyelim.

Ne yazık ki sistemli bir şekilde çözüm sürecini itibarsızlaştırmak isteyenlerle cebelleşiyoruz. Sürecin en başından beri böyle bu durum.

Gezegende yaşanan her süreci ve her gelişmeyi, “AKP’nin işine yarar mı yaramaz mı?” diyerek değerlendirenler, çözüm sürecini de sadece ve sadece bu açıdan ele alıyor. AKP’nin işine yaraması ihtimali olan her gelişmeye, kaba bir tabirle, “kafadan karşı” olan bu cenah, çözüm sürecine bu açıdan karşı.

Ama yanlış anlaşılmasın, MHP ve aşırı sağcılar dışında hiç kimse ve hiçbir parti, “çözüm süreci sonlandırılsın” demiyor ortalığa çıkıp. Daha farklı bir taktik izliyorlar. Süreci yıpratıyor, sürecin bir ucunda duran Kürt hareketi etrafında sürekli olarak tartışıyorlar.

Kürt hareketiyle cepheleşmekten çekindikleri ve süreç toplumun büyük çoğunluğundan onay almış olduğu için böyle bu. Bu nedenle, “söyleyin kim çözüme karşı, kimmiş o savaştan yana olanlar” deseler de, sürecin ilerlemesi için tek bir katkı yapmadıkları gibi, sonuçta, atılan her adımın AKP’nin işine geldiğini anlatan bildiğimiz kara bir propaganda yaparak sürece en büyük zararı veriyorlar.

Süreci zora sokan ise esas olarak AKP. Şu çok açık: AKP, her sorunu “AKP’nin işine yarar mı?” sorusunu sorarak ele alanlar gibi davranıyor, çözüm süreci, özellikle seçimler sürecinde AKP’yi nasıl etkiler sorusu üzerinden hamle yapıyor. Önce, AKP’nin seçimlerde elde edeceği başarı, sonra çözüm sürecinin ihtiyaçları.

Süreç, tam da bu nedenle ikili bir karaktere sahip: Bir yandan çok olumlu, birkaç sene önce hayal etmesi bile zor olan adımlar atılıyor, bir yandan da atılması gereken adımların yanında devede kulak olan hamleler her an sonlanabilirmiş gibi pazarlıkçı bir yaklaşım hükümet tarafından sık sık gündeme taşınıyor.

Bugünlerde olduğu gibi, hükümet hem Öcalan’ın taslağını tartışmıyormuş gibi yapıyor, hem de vali ve kaymakamlara, “çözüm süreci bozulur diye elinizi korkak alıştırmayın” diyerek, demokratik gösterilere daha sert müdahale edilmesi için yeşil ışık yakıyor.

Bu yüzden süreçten Kürt halkının haklarının kazanılarak çıkmasını savunanlar, “Barış İstiyoruz” diyerek çözümü ve özgürlükleri savunmak için hızla sokağa çıkmalılar.

Yıldız Önen

[email protected]

Bültene kayıt ol