20 Eylül 1992: Kürt bilgesi “Ape” Musa Anter katledildi

20.09.2017 - 07:15
Haberi paylaş

Musa Anter, kesin olarak bilinmemekle birlikte, muhtemelen Ermeni soykırımı günlerinde, yani 1915-17 dolaylarında dünyaya geldi. Bütün hayatı boyunca Kürt halkının özgürlük mücadelesi için çalıştı. Toplam 11,5 yıl hapis yattı. 20 Eylül 1992'de Diyarbakır'da öldürüldü. Apé Musa'yı öldürenlerin kimliği, eski JİTEM elemanı Abdülkadir Aygen'in yaptığı itiraflarla ortaya çıktı. Hrant Dink gibi Musa Anter'in de katilinin Ergenekon olduğu netleşti.

Musa Anter'in doğum tarihi kesin olarak belli olmamakla birlikte, büyüklerin söylediğine göre Ermeni soykırımı yıllarına, yani 1915-17 arasına denk düşüyor. Mardin'e bağlı Nusaybin'in Ziwinge (Eskimağara) köyünde dünyaya geldi. Annesinin adadığı bir adaktan ötürü adı başta Şeymuh ise de, sonradan adını değiştirip Musa yaptı.

Musa Anter ilkokula devam ederken Türkçe öğrendi ve köye gidip gelenlere tercümanlık yapmaya başladı. Okulda başarılı bir öğrenciydi ve sınıflarını birincilikle bitiriyordu. Ortaokulu Mardin'de yatılı olarak bitirdi ve lise için imtihana girerek, Adana'da yatılı olarak liseyi kazandı. Burada Atatürk'ün annesine hakaret etmekten dolayı bir süre gözaltına alındı.

Liseyi bitirdikten sonra İstanbul'da hukuk okumaya başladı. Bu dönemde Kürt özgürlük mücadelesi içinde yer almaya başladı. 1944 yılında evlendi; 18.08.1945 de oğlu Anter, 18.10.1948 de kızı Rahşan ve 30.03.1950 de oğlu Dicle dünyaya geldi.

Sonra Şark Postası ve Dicle Kaynağı'nda yazılar yazmaya başladı. 1956 yılında Gelibolu'da yedek subay olarak askerliğini yaptı. Askerliğini bitirince Diyarbakır'a gitti. Canip Yıldırım ve Yusuf Azizoğlu ile birlikte İleri Yurt gazetesini çıkardılar. Gazetede seneler sonra Kürtçe olarak yazdığı Qımıl şiiriyle Türkiye gündemine damga vurdu. 1959 senesinde Diyarbakır'da yakalanarak İstanbul'a getirildi. Harbiye cezaevinde ki hücreye konuldu. Böylece tarihte 49'lar olarak geçen dava başlamış oldu. 50 kişilik guruptan Emin Batu vefat edince 49 kişi kaldıkları için, dava bu adı almıştı.

49'lar idamla yargılandılar ama 27 Mayıs darbesinden sonra affa uğradılar. Musa Anter, cezaevinde, Birina Reş tiyatro eserini ve Kürtçe-Türkçe, Türkçe-Kürtçe sözlüğünü yazdı. Cezaevinden çıktıktan sonra Deng dergisini Medet Serhat ve Ergün Koyuncu ile beraber çıkardılar. Deng de kısa bir süre sonra kapatıldı ve yargılandılar. Barış Dünyası ve Yön'de yazmaya başladı. Haziran 1963'de tekrar cezaevine girdi ve 23'ler davası başladı. Mamak, Sultan Ahmet ve Balmumcu cezaevlerinde yattı. Cezaevi çıkışında Türkiye İşçi Partisi'nde görev yaptı. 1965 seçimlerinde Mardin'den aday oldu ama son anda aday değişikliği yüzünden bağımsız olarak seçimlere girdi.

1967 yılında ilk hükmü gerçekleşti ve Çanakkale'ye bir yıllık sürgüne gönderildi. Burada 38 nolu hücre kitabının çalışmaları, otel odasında kayboldu. Çanakkale sonrası Suadiye'de bulunan evinde yaşamaya devam etti. DDKO'nın kurucuları arasında yer aldı. 12 Mart 1971'de tekrar cezaevine girdi ve Seyrantepe Askeri Cezaevi'nde 3 yıl kaldı. Cezaevinden çıktıktan sonra Akarsu'ya yerleşti. 12 Eylül 1980'de Nusaybin cezaevine kondu. Kısa bir süre sonra çıkartıldı. Yazım hayatına tekrardan 1985 senesinde başladı. Vaka-i Name'yi kaleme aldı. 1988 senesinde Dragos'taki evine yerleşti. Tewlo, Azadiye Welat, Rewşen ve Gündem dergi ve gazetelerinde Kürtçe ve Türkçe makaleler yazdı. 1988'de kurulan Halkın Emek Partisi'nde yer aldı. 90'lı yılların başlarında kurulan MKM ve Kürt Enstitüsü'nün kurucuları arasındadır.

20 Eylül 1992 yılında Diyarbakır'ın Seyrantepe mahallesinde devlet içindeki derin güçler tarafından katledildi. Uzun yıllar Anter cinayetinin failleri bulunamadı, daha doğrusu herkesin bildiği bir "sır" olarak kaldılar. Eski, JİTEM elemanı Abdülkadir Aygan'ın itirafları, Musa Anter'in Ergenekon örgütü tarafından öldürüldüğünü ortaya koydu.

Bültene kayıt ol