31 Ocak 1876: ABD'de Kızılderililer toplama kamplarına kapatıldı

31.01.2015 - 00:17
Haberi paylaş

Amerika'nın 15. Yüzyıl'da Avrupalılar tarafından keşfedilmesiyle birlikte, kıtada hızla sömürgeleştirme faaliyetleri başladı. Kıtanın binlerce yıllık halkı olan Kızılderililer insan sınıfına sokulmayarak köleleştirildi; büyük kısmı ağır kölelik koşullarında, Avrupalıların taşıdığı hastalıklar sonucunda ve direniş savaşlarında öldü. "Rezervasyon" adı verilen toplama kamplarında işkenceyle asimilasyona tabi tutuldular.

Kristof Kolomb'un 1492 yılında karaya ayak basmasıyla birlikte, Amerika kıtası Avrupalılar tarafından keşfedilmiş oldu. Oysa bu kıta boş değildi; binlerce yıldan beri büyük uygarlıklar kurmuş olan insanlarca iskan edilmişti. Avrupalılar bu insanlara tenlerine sürdükleri çeşitli boyalar nedeniyle "Kızılderili" adını verdiler; Amerika'nın yer altı ve yerüstü zenginliklerine el koymak için onları hızla köleleştirdiler.

Kızılderililerin büyük kısmı ağır kölelik koşullarında öldü. Daha büyük bir kısmı ise Avrupalıların taşıdığı ve o güne dek Amerika'da olmayan hastalıklar sonucu öldü, çünkü vücutları tanımadıkları bu hastalıklara karşı dirençli değildi. Sağ kalanlar ise umutsuzca direniş savaşları vermeye çalıştılar, fakat hayatlarını sürdürmek için gereken koşullar ortadan teker teker kaldırılıyordu. Av sahalarına el konularak tarla yapılıyor, av hayvanları kitleler halinde öldürülüyordu. Kızılderililerin ana geçim kaynağı olan bizonların soyu az kalsın tüketiliyordu; 1920'li yıllarda dünyada sayısı iki elin parmaklarını geçmeyen bizon kalmıştı.

31 Ocak 1876'da ABD Kızılderililere son darbeyi vurdu ve çeşitli yerlerde oluşturduğu rezervasyonlara kapattı. Buraları aslında birer toplama kampından başka bir şey değildi; Kızılderililer burada tümüyle Avrupalılara bağımlı olarak yaşıyor, onların istediği davranışları sergilemedikleri takdirde aç bırakılarak cezalandırılıyorlardı. Kızılderili çocukları okullara gönderilerek "medenileştiriliyor", asimile edilerek atalarından ve hayat tarzlarından nefret etmeleri amaçlanıyordu. Böylece ileride kendilerinden çalınan topraklar üzerinde de hak iddia etmeyecekleri düşünülüyordu.

Kızılderililer 1950'li yıllara kadar toplama kamplarında kaldılar ama asimile olmadılar. Büyük bir güçle direnmeye devam ettiler, kimliklerine sahip çıktılar ve korudular. Aşağıdan verdikleri mücadele sonucu 1952'de rezervasyonda yaşama zorunlulukları kaldırıldı ve parça parça yurttaşlık haklarını elde ettiler. ABD kısa bir süre önce Kızılderililerden uğradıkları soykırım için özür diledi ve tazminat ödedi.

(Fotoğraf: Bir toplama kampında asimile edilmeye çalışılan kızılderili çocukları)

Bültene kayıt ol