13 Kasım 1922: Lenin, bürokrasi tehlikesine dikkat çekti

13.11.2016 - 09:49
Haberi paylaş

Ekim Devrimi'nden sonra iç savaşta öncü işçilerin imha olması ve ardından eski Çarlık memurlarının tekrar göreve çağrılması zorunluluğunun doğması, partide bürokrasi tehlikesinin baş göstermesine neden olmuştu. Lenin, bürokrasi tehlikesinin her zaman farkında olmuş, her fırsatta bu tehlikeye vurgu yapmış ve bürokrasiye karşı mücadele edilmesi çağrısında bulunmuştu.

Lenin, daha 1919 yılında, Petrograd Sovyeti'nin 12 Mart tarihli 11. oturumunda 'yerel bölgelerde yosunumsu, kırmızı renkli, küçük fakat zehirli mantarlardan ve bunlara karşı mücadele edilmesi zorunluluğundan' söz ediyordu:

"Eski bürokratları kovduk, fakat geri geldiler... Bunlar yakalarında kırmızı kurdele taşıyorlar ve sıcak köselere yerleşiyorlar. Bu konuda ne yapılabilir? Bu pislikle tekrar tekrar mücadele etmeliyiz; geri gelip tekrar üstümüze yapışırsa onu tekrar tekrar temizlemeli, peşine düşmeli, bir aydan uzun zamandan beri tanıdığımız komünist işçilerin ve bir yıldan daha fazla süreden beri tanıyıp güvendiğimiz köylülerin bu pisliği gözaltında tutmalarını sağlamalıyız."

Mart 1919'daki Sekizinci Parti Kongresi'nde ise şunları söylüyordu:

"Çarlık bürokratları Sovyet kurumlarına katılmaya, kendi bürokratik yöntemlerini uygulamaya başladılar; komünizmin renklerine bürünerek kendi mevkilerinde daha başarılı olacaklarını ve Rus Komünist Partisi'nin üyelik kartına erişeceklerini düşünüyorlar... Burada kendisini en çok hissettiren şey, kültürlü güçlerden yoksun olunmasıdır."

1921 yılından itibaren Lenin bürokrasinin giderek geliştiği yolunda uyarılarını sürdürdü. 17 Ekim 1921'de Siyasi Eğitim Departmanları temsilcilerinin bir konferansı sırasında yaptığı bir konuşmada şunları söylüyordu:

"Bugün rüşvet bizi her taraftan kuşatıyor... Bana göre şu an karşımızda üç önemli düşman var... Birincisi komünist kibir, ikincisi cehalet, üçüncüsü de rüşvet."

13 Kasım 1922 tarihinde Komünist Enternasyonal Kongresi'nde yaptığı son konuşmasında, devlet aygıtının hâlâ devrim öncesi nitelikleri bağrında barındırdığına dikkat çekiyordu:

"Eski devlet aygıtını devraldık ve bu bizim için bir talihsizlikti. Bu aygıt sık sık bize karşı çalışıyor. 1917'de, iktidarı ele geçirdikten sonra, hükümet memurları işlerimizi sabote ettiler. Bu bizleri çok ürküttü ve onlara 'Lütfen geri gelin' diye yakardık. Hepsi geri geldiler ve bu da bizim talihsizliğimiz oldu. Bugün muazzam büyüklükte bir devlet çalışanları ordusuna sahibiz; ancak bunlar üzerinde gerçek bir kontrol uygulayacak yeterince eğitilmiş güçlerden yoksunuz.

Pratikte, biz en tepede siyasi iktidarı kullanırken bu aygıt çoğu zaman bir şekilde işliyor; ama aşağıda hükümet çalışanları keyfi bir kontrole sahipler ve sık sık ellerinde tuttukları bu kontrolü bizim aldığımız önlemlere karşıt bir biçimde kullanıyorlar. Yukarıda, ne kadar olduklarını bilmemekle birlikte bizim insanlarımızın sayısının her halükarda birkaç bini geçmediğini sanıyorum, dışarıdaki insanlarımızın sayısı ise birkaç on bin dolayında olmalı. Oysa aşağıda, Çarlık rejiminden ve burjuva toplumundan aldığımız, kimi zaman bilerek kimi zaman bilmeyerek bize karşı çalışan yüz binlerce eski memur var."

1924 yılında Lenin'in ölümüyle birlikte, parti içinde Stalin'in başını çektiği bürokrasinin devrimcilere karşı verdiği mücadele hızlandı. Lenin'in geride bıraktığı ve partiyi bürokrasiye karşı uyardığı vasiyet, 13. Parti Kongresi'nde okundu ancak delegelerin not tutmasına izin verilmedi. Vasiyet örtbas edildi ve ilerleyen yıllarda bu konudan söz etmek "vatana ihanet" sayıldı. Stalin, sol muhalefeti kırdıktan sonra Troçki'yi sürgüne gönderdi ve Sovyetler Birliği'nde karşı devrim sürecini tamamladı.

Kendisini egemen sınıf olarak örgütleyen bürokrasi, İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra pek çok ülkede yaşanan devrimleri bastırdı, Doğu Avrupa ülkelerinde kukla hükümetler kurdu, işçi sınıfını son derece ağır bir sömürüye tabi tuttu. 1989-91 devrimleriyle birlikte stalinizm ve bürokratik devlet kapitalizmi tarih sahnesinden silindi; işçiler sözde "sosyalist" özde devlet kapitalisti bürokrasiyi tarihin çöplüğüne gönderdi.

Bültene kayıt ol