7 Temmuz 1991: Vedat Aydın JİTEM tarafından katledildi

07.07.2015 - 13:48
Haberi paylaş

1953'te Diyarbakır'ın Bismil ilçesine bağlı Kürthacı köyünde doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini Bismil'de yaptı. 1979'da Diyarbakır Eğitim Enstitüsü Edebiyat Bölümü'nden mezun oldu. 12 Eylül askeri darbe döneminde tutuklanıp 4 yıl hapis yattı. Tahliye olduktan sonra bölgedeki muhalefetin örgütlenmesi doğrultusunda çabaları oldu. 1990'da İnsan Hakları Derneği Diyarbakır Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi oldu.

Çalışmaları süresince defalarca gözaltına alındı. 28 Ekim 1990 tarihinde İHD Genel Kurulu'nda konuşmasını Kürtçe yaptığı için tutuklandı. Duruşmada Türkçe konuşmayı reddetti. Birkaç ay sonra tahliye olan Aydın, 1990 yılı sonlarında İHD Diyarbakır Şubesi Başkanlığı'na seçildi. Bu dönemde Diyarbakır ve çevresindeki bütün direnişlerde, haksızlığa uğrayanların yanında Vedat Aydın vardı. 1991 yılı haziran ayında yapılan HEP Diyarbakır İl Kongresi'nde başkanlığa seçilen Aydın, 5 Temmuz'da evinden gözaltına alındı, 7 Temmuz'da cesedi bulundu.

Kürt halk hareketinin ivme kazandığı 1990'lı yıllarda etkin olarak devreye sokulan kontrgerilla çeteleri, mücadelenin kitle önderlerini hedef alan suikastlarla korku salarak mücadeleyi önlemeye çalıştı. Kırsalda köyler boşaltılırken, kentlerde sevilen, saygın Kürt aydınları kontrgerillanın 'kurbanlar listesi'ne dahil edildi. Listede kırmızı kalemle işaretlenenlerden biri de Vedat Aydın oldu. Halkın Emek Partisi (HEP) Diyarbakır İl Başkanı Vedat Aydın'ın 5 Temmuz 1991'de kaçırılıp 7 Temmuz'da infaz edilmesi, Bölge'de 'faili meçhul'lerin miladı olarak tarih sayfalarında yerini aldı.

Cesedinin bulunmasının ardından 10 Temmuz'da Diyarbakır ve Bölge, tarihinde ilk kez 100 bin kişinin katılımıyla bir cenaze töreni gerçekleştirdi. On binlerce kişi, cesedin bulunduğu Elazığ'ın Maden ilçesine akın etti. Cenazeyi alan 100 bin kişi Vedat Aydın'ı bağrına basarken, Diyarbakır, o gün Kürtlerin ilk serhildanlarından birine sahne oldu. Bunu hazmedeyen devletin karşılığı binlerce kişinin üzerine kurşun, bomba yağdırmak oldu. 10 Temmuz'daki cenaze töreninde devletin silahlı güçlerinin kurşunları ve bombaları ile çok sayıda kişi öldü, bine yakın kişi yaralandı.

Kürtlerin varlığının inkârı üzerine kurulu şiddet politikasında, yıllarca varlığı inkâr edilse de daha sonra açığa çıkan ve halkın canına kasteden bir yapılanmaya olan JİTEM devreye konuldu. Bu kuruluşun kadrolu elemanlarından olduğu yıllar sonra belgelerle ortaya çıkan ve mahkeme kayıtlarına geçen Abdülkadir Aygan'ın anlattıkları, Vedat Aydın cinayetinde de kontrgerilla imzasının bulunduğunu ortaya koydu. Aygan'ın anlatımlarına göre Aydın, JİTEM kurucusu olan Binbaşı Cem Ersever tarafından bizzat öldürüldü.

5 Temmuz 1991 Cuma günü saat 23.45'te polis tarafından evinden alınan Vedat Aydın, yoğun işkence yapıldıktan sonra katledildi. Aydın'ın ailesi ve HEP Diyarbakır İl Örgütü'nün Emniyet Müdürlüğü, OHAL Valiliği, Diyarbakır Savcılığı ve Merkez Jandarma Komutanlığı'na yaptıkları başvurular, 'Bilgimiz yok' cevabıyla sonuçsuz kaldı. Aydın'ın cesedi Ergani-Maden yolu üzerinde bulundu. Cesedin bulunduğu 7 Temmuz sabahı Sabah gazetesi muhabiri Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü'nü arayarak, 'kimliksiz bir ceset bulunduğunu ve kayıtlarında kayıp kişinin olup olmadığını' sordu. Ancak Emniyet Müdürlüğü yetkilileri kayıtlarda kayıp bir ismin bulunmadığını söyledi. OHAL Valisi ise bir gün sonra cesedin Vedat Aydın'a ait olduğunun açıkladı.

Cesedin bulunmasından sonra 10 Temmuz günü HEP İl binası önünde toplanan on binlerce kişi arabalarla Maden'e doğru yola çıktı. Yol boyunca binlerce insan konvoya katıldı. Konvoy Diyarbakır'a ulaştığında kitlenin sayısı 100.000'i çoktan aşmıştı. Kılınan cenaze namazından sonra surların üzerinden ve Mardinkapı Polis Karakolu'ndan kalabalığın üzerine ateş açıldı. Ölülere ve yaralılara rağmen cenaze toprağa verildi.

Olay, tarihe en kanlı serhildanlardan biri olarak geçerken, JİTEM elemanı Abdülkadir Aygan ve Murat Demir'in yaptığı itiraflar, cinayetin JİTEM tarafından işlendiğini ortaya koydu. Bölge'de birçok karanlık olayda tetikçi olarak kullanılan Aygan, Aydın'ın infaz edilmeden önce evinin önünde yapılan keşifte bizzat yer aldığını anlatırken, olayın bizzat JİTEM kurucusu Binbaşı Cem Ersever tarafından planlandığını belirtti. Aygan gibi JİTEM elemanı olan Murat Demir adlı itirafçı da yıllar sonra yaptığı açıklamalarla Vedat Aydın cinayetini devletin işlediğini itiraf etti.

Bültene kayıt ol