Uluslararası ırkçılık karşıtları Atina’da buluştu

16.10.2017 - 21:15
Haberi paylaş

Geçtiğimiz cumartesi günü Yunanistan’ın Atina kentinde ırkçılık karşıtı koalisyon KEERFA’nın düzenlediği Irkçılık Karşıtı Konferans gerçekleşti.

Konferansa aralarında Die Linke (Almanya), NPA (Fransa), Faşizme ve Irkçılığa Karşı Birleş (Katalonya) ve Türkiye'den DSİP'in de olduğu pek çok uluslararası ırkçılık karşıtı örgütten aktivistler katıldı.

Anti-faşist mücadele şüphesiz öne çıkan konuların başında geliyor. 

Katalonya'dan Steve Cedar, İspanya'daki faşistlerin pek çoğunda Altın Şafak dövmesi olduğundan, yani faşistlerin enternasyonalleşmeye çalıştığından, dolayısıyla karşı mücadelenin enternasyonal olma zorunluluğunun daha da aciliyet kazandığından bahsetti. 

Konferansta, faşistlerin yakın zamanda saldırdığı Pakistanlı işçilerle çok yoğun dayanışma vardı; bu işçilerden ikisi toplantıya da katıldılar ve başlarına gelenin kişisel nefretle ilgisi olmadığını, örgütlü saldırıların hedefi olduklarını bildiklerini ve hem göçmen işçiler hem ırkçılık karşıtları birleşmedikçe başkalarının benzer şeyleri yaşamaya devam edeceğini vurgulayan konuşmalar yaptılar. 

Altın Şafak'ın kapatılma davasıyla ilgili oturum çok öğretici ve ilham vericiydi. Avukatlar, tanıklar ve aktivistler konuştu. Bağımsız şiddet suçlarından yargılanan faşistlerin örgüt bağlantısı ile yargılanması için verilen mücadeleler başarılı olmuş ve davaların birleştirilmesiyle parti bağlantısının mahkemece kabul edilmesi sayesinde Altın Şafak şehir merkezinden tamamen silinmişti. Tümüyle de kapatılacağına dair de mücadele ve umutlar son derece yüksek.

DSİP’ten Deniz Güngören de bu toplantıda söz alarak, Sedat Peker davasından ve Türkiyeli sosyalistlerin ırkçılığa ve MHP'ye karşı mücadelesinden bahsetti, umut verici ve başarılı mücadeleleri için KEERFA aktivistlerine teşekkür etti.

Irkçılığa karşı geniş bir kampanya için buluşuldu

Salondan pek çok öğretmen, öğrenci, STK çalışanı ve aktivist söz aldı ve başta eğitim ve sağlık olmak üzere tüm göçmenlerin temel hakları için mücadele etmenin önemi tekrarlandı. Kamplardaki olağanüstü kötü koşullara dair de pek çok deneyim aktarıldı.

Meselenin sadece faşistlerle ilgili olmadığının, kapitalizmi teşhir ederek mücadele etmenin önemi vurgulandı, solcu hükümet Syriza da dahil hükümet ve belediyelerin sorumluluğuna dair öfke çok yaygındı.

Elbette Katalonya'daki havaya dair son derece coşkulu bir konuşma vardı. İklimin, son derece özgürlükçü muhalefetin yanında olduğundan bahsedildi.

DSİP’ten Deniz Güngören de konuşmacı olduğu toplantıda, çözüm sürecinin dağılışından itibaren ırkçılığın yükselişinden, Türkiye'nin izole bir örnek değil NATO ve G20 üyesi bir kapitalist devlet olarak küresel sorunun bir parçası olduğundan, hakim olan umutsuz havaya karşın Antikapitalistler ve DurDe’nin başlattığı ırkçılık karşıtı kampanyanın potansiyeline dair elimizde saya işçilerinin dayanışması, geçtiğimiz 8 Mart kadın yürüyüşü gibi pek çok umut verici örnek olduğundan bahsetti. Irkçılığa karşı mücadelenin savaşa karşı mücadeleden ayrılamayacağı ve tehdit uluslararası bir tehdit olduğundan mücadelenin de uluslararası olması gerektiği de konuşmasının önemli vurgularından biriydi.

Konferans uluslararası mücadele için son derece öğretici ve umut vericiydi.

Bültene kayıt ol