Riyad diplomatik çözüme yanaşır mı?

19.07.2017 - 13:11
Haberi paylaş

Türkiye Katar'a asker sevkiyatına devam ederken, Erdoğan Suudi Arabistan'ı diplomatik çözüme ikna etmek için Körfez'e gidiyor.

Katar'ın başkenti Doha'daki Türkiye üssüne üçüncü sevkiyat yapıldı. 171 asker daha gönderildi. Toplam askeri sayısı 284 oldu. Askeri personelin Katar ordusu ile ortak tatbikata katılacağı belirtildi.

Türkiye, Körfez'deki tek güvenilir müttefikinin etrafındaki ablukayı kırmak için diplomasi trafiğine dahil oluyor.

Abluka nasıl kalkacak?

Erdoğan önce Suudi Arabistan'a gidecek. "Çözümün anahtarı Riyad'da" diyen Cumhurbaşkanı, Suud krallığını diplomatik çözüme ikna etmeyi hedefliyor. Ardından Kuveyt ve Katar'ı ziyaret edecek.  

Katar'a ültimatomda Türkiye'nin üssünü kapatmasını talep eden Suud yönetimi, buna nasıl karşılık verecek? 

Bu sorunun yanıtı, köşeye sıkışan Katar yönetiminin ne tür geri adım atmaya hazırlandığına bağlı. Fakat kılıç dansı yapanlar, istedikleri tam sonucu almadan ablukayı kaldıracak gibi gözükmüyor.

Katar krizinin başlıklarından biri olan Yemen'in Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirliği öncülüğündeki koalisyon tarafından vurulması ile askeri kararlılıklarını da göstermiş oldular. Bir Arap NATO'su kurmaya çalışan ablukacı devletler, bölgede ABD ordusu dışında silahlı güç istemiyor.

Kaldı ki bugün Katar'a "terörizme destek" suçlaması yapan Suudi Arabistan, ABD tarafından aynı suçlamaya maruz kalmıştı. Üstünden attığının geri gelmemesi için Suud kralı her şeyi yapmaya hazır. 

CHP'nin eleştirisi

CHP Balıkesir milletvekili ve TBMM Dış İlişkiler Komisyonu üyesi Ahmet Akın, Ak Parti'nin Katar politikasının "milli çıkarlara ters" ve "ideolojik" olduğunu söyledi:

"İktidar Katar’ı korumak için asker gönderirken, Katar bizimle müzakereye bile oturmayıp masadan kalkan Güney Kıbrıs Rum Kesimi ile birlikte 10 yıllığına doğalgaz arama çalışmaları yapacak. Rumlar ada sadece kendilerininmiş gibi davranıyor, AKP’nin 'ne olursa olsun yanındayız' dediği Katar da onlara destek oluyor."

CHP'li vekil, ablukacı devletlerden biri olan Suudi Arabistan'ın tezlerini, Karadeniz turizmi üzerinden savundu:

"Katar ile ilgili sıkıntılar bununla da sınırlı değil. Özellikle Karadeniz’deki turist portföyünün önemli bir kısmını oluşturan Suudi turistler, Katar ile ilişkilerden dolayı ülkemizi tercih etmiyor. Karadeniz’deki otel sahipleri, otellerin boş olmasından şikayetçi. AKP bir an önce Körfez ülkeleriyle ilişkilerini düzeltecek adımlar atmalıdır. Katar artık umut vermiyor.’’

Kılıçdaroğlu da Suudi Arabistan'ın ve ablukacı devletlerin taleplerini açıkça savunarak Ak Parti hükümetinin Müslüman Kardeşler'i terörist ilan etmesini önermişti.

Ana muhalefet partisinin yaklaşımı barışçıl-diplomatik olmaktan çok, Körfez'in hegemonik güçlerinin küçük bir devleti ablukayı almasını kabul eden bir yaklaşım. Bu hiç barışçıl bir yeri işaret etmiyor.

Ak Parti, asker göndererek Orta Doğu'da krizlere dahil olurken, karşısında hem ablukaya karşı çıkıp hem de askeri seçeneklere itiraz eden bir muhalefet yok.

Yoğun diplomasi, yeni yaptırımlar

Katar yönetimi köşeye sıkıştı

Diplomatik çözüm mü? Zorlama mı?

Katar'ın parası yeter mi?

Ek süre bitti, tehditler başladı

48 saat ek süre verdiler

Katar’a verilen süre doluyor

Ablukayı yaratan ABD devreye girdi

Türkiye, Körfez'deki askeri restleşmeye dahil oldu

On gün süre vermişlerdi: Katar reddetti

Ablukacılardan Katar'a: “Türkiye'nin üssünü kapat”

Katar: Ablukaya, askere, üsse, tatbikata hayır!

Arap Baharı'ndan Katar krizine

“Katar’a asker gönderilmesine de, Katar’a ambargoya da hayır”

Katar krizi ya da Bush’tan Trump’a ABD’nin terörist ilan etme keyfiliği

Katar krizi, alışık olduğumuz bir cepheleşme değil

Bültene kayıt ol