Trump’tan iklim değişikliğiyle mücadeleye darbe: ABD’nin temiz enerji politikalarına son verildi

29.03.2017 - 17:45
Haberi paylaş

ABD başkanı Donald J. Trump seçim kampanyasından bu yana iklim değişikliğiyle mücadeleyi ortadan kaldırmak için kararlı olduğunu açıkladığı darbeyi sonunda vurdu!

Bugün Trump’ın imzaladığı yeni bir başkanlık kararnamesiyle ABD’nin Paris Anlaşması çerçevesinde yer alan taahhütlerini gerçekleştirmesini imkansız kılacak şekilde Obama döneminde emisyonların ve kömür yatırımlarının azaltılmasına ilişkin en önemli eylemler ortadan kaldırıldı.

ABD Çevre Koruma Ajansı’nda (EPA) düzenlenen toplantıda yapılan açıklamaya göre EPA’nın Temiz Enerji Yasası’nda belirlenen kömür santrallarından kaynaklanan emisyonların azaltılmasına dair kararlardan vazgeçiliyor. Petrol ve gaz çıkarılan alanlardaki metan kontroluna son veriliyor.

Ayrıca federal alanlarda yeni kömrü aramalarına uygılanan moratoryum kaldırılıyor. Trump konuşmasında “kömüre karşı savaşı” bitirdikleri açıklamasını yaptı.

Toplantıda kömür ve petrol şirketlerinin temsilcileri hazır bulundu. Çevre örgütleri Trump’ın kararnamesini mahkemeye götüreceklerini açıkladılar.

Su Hakkı Kampanyası'ndan Nuran Yüce konu hakkındaki görüşlerini marksist.org'a bildirdi:

"Fosil yakıt tüketiminden kaynaklı karbon salınımındaki en büyük pay ABD'nin. Dolayısıyla ABD dünya üzerinde iklim değişikliğinde en çok paya sahip olan ülke. İklim değişikliği meselesinde duyarlılık sahibi olan çevre aktivistleri eski başkan Obama'ya aşağıdan bir baskı kurarak Paris Anlaşmasının imzalanmasını sağlamışlardı. Trump ise ilk geldiği andan itibaren bu gibi kazanımların hepsini yok etmenin peşindeydi. Dakota'da boru hattı inşa etmek isteyen petrol şirketinde Trump hisse sahibi olduğu için açık bir şekilde bu şirketi savundu. Dakota yerlilerinin su hakkını tanımadı ve boru hattının yol açacağı çevre sorunlarını görmezden gelerek yaptı bunu da. Küresel iklim değişikliğine de inanmadığını her fırsatta dile getiren Trump, dışişleri bakanlığı koltuğuna da  "İklim değişikliği yoktur" yalanının en büyük finansörlerinden olan Exxon Mobil CEO'su Rex Tillerson'ı atamıştı. 

Elbette ki Trump'ın Paris Anlaşmasını feshetmekle ilgili kararı karar sadece ABD'yi değil dünyadaki tüm canlı türlerini etkileyecek olan korkunç bir karar. İlk geldiği andan itibaren elde edilmiş bütün kazanımlara hırsla saldıran Trump, son olarak da sağlık sistemine saldırmıştı ancak başarısız olmuştu. Şu anda Paris Anlaşması'nın feshedilmesinden başka bir de vergi reformu adı altında zenginler için vergi indirimi getirmeye çalışıyor. Başlı başına bu politikalar ne Trump'ın ne de "takım arkadaşları"ndan herhangi birinin yoksulları da zerre kadar önemsemediğini ortaya koyar nitelikte. Ancak daha öncesinde Obama'yı Paris Anlaşmasını imzalamaya zorlayan direnişler elbette devam edecek. Bu iradeyle mücadeleye devam edeceğiz."

Bültene kayıt ol