Herkesin işgal ettiği ülke: Suriye

07.10.2015 - 21:37
Haberi paylaş

ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, BM Genel Kurulu sırasında Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile görüştü. Görüşmenin ardından yaptığı açıklamada, Suriye’nin bütünlüğünün korunması, seküler bir yönetim ve IŞİD ile mücadele konularında Rusya ile anlaştıklarını ve Suriye’de bir geçiş dönemine ihtiyaç olduğu konusunda mutabakata vardıklarını söyledi.

Bu mutabakatın merkezinde ABD, Rusya ve Avrupa’nın Esad’ın devrilmemesi konusunda anlaşması yatıyor. Bu anlaşma ile birlikte Rusya bir haftadan beri Suriye’yi düzenli olarak bombalıyor.

Ancak bu mutabakat göründüğü kadar pürüzsüz değil. Rusya’nın Suriye’yi bombalamaya başlamasının hemen ardından, 2 Ekim’de Türkiye, ABD, Almanya, İngiltere, Fransa, Katar ve Suudi Arabistan bir bildiri yayınlayarak “Rusya Federasyonu’nun Suriye’ye askeri yığınağından ve özellikle Rus Hava Kuvvetleri’nin dünden beri Hama, Humus ve İdil’de sivil kayıplara sebep olan ve hedef olarak IŞİD’i almayan saldırılarından derin kaygı duyuyoruz. Gerilimi tırmandıran bu askeri faaliyetler, aşırıcılığın ve radikalleşmenin daha fazla körüklenmesinden başka hiçbir amaca hizmet etmeyecektir” dedi.

ABD ve Batı ittifakının bugüne kadar Irak ve Suriye’deki bombalamaları sırasında bugüne kadar sayısı 450 ile 1000 arasında değişen sayıda sivil öldü. Ancak ölü sayısının bunlardan bile çok daha fazla olacağını tahmin etmek güç değil. ABD ve müttefikleri, Irak ve Suriye’de, 17.000 dolayında bombanın ve füzenin atıldığı ve 2.000 binanın yıkıldığı yaklaşık 5.000 hava saldırısı gerçekleştirmiş. 

Dolayısıyla ABD ve IŞİD’i yok etmek üzere oluşturulan ittifakın da IŞİD’i yok etmek konusunda bombalardan başka bir çözüm önermediği çok açıkken böyle bir açıklama yapıyor olmasının tek nedeni, Suriye’deki savaşın artık sadeceSuriye ile ilgili olmaktan çıkmış olması ve emperyalistler arası küresel hegemonya mücadelesinin sahası haline gelmiş olması.

Yedi devletin yapmış olduğu yukarıdaki açıklama ise bu uzlaşma görüntüsünün altında aralarındaki çelişki ve mücadelenin hâlâ devam ettiğini bir göstergesi.

Böylesi bir mücadelede, Rusya’nın bombaları ile ABD’nin bombaları arasında bir fark yoktur. Rusya, ABD emperyalizmini durduran bir güç değil, kendisi de emperyalist olan ve ABD, Avrupa, Çin ve Rusya arasındaki emperyalistler arası küresel egemenlik mücadelesinin tarafı olan bir güçtür. Dolayısıyla ABD bombaları gibi Rusya bombaları da Orta Doğu halklarına barış, demokrasi ve özgürlük getiremez.

(Sosyalist İşçi)

Bültene kayıt ol