Cumartesi Anneleri'nde 623. hafta: “Annelerin vebali sizin üzerinizde”

04.03.2017 - 18:32
Haberi paylaş

Cumartesi Anneleri, 623. kez kayıp yakınlarının akıbetini sormak için Galatasaray Meydanı’nda bir araya geldi.

Cumartesi Anneleri, kayıpların akıbetini sormak ve faillerin yargılanması talebiyle 623. kez Galatasaray Meydanı’nda bir araya geldi. Eylemde, üzerine kırmızı karanfillerle “barışı” simgeleyen beyaz tülbentlerin bırakıldığı ve “Failler belli kayıplar nerede” pankartı açıldı, kayıpların fotoğrafları taşındı.

Bu haftaki eylemde 23 yıl önce 23 yaşındayken gözaltında kaybedilen Cüneyt Aydınlar’ın akıbeti soruldu. Oturma eyleminde ilk sözü CHP İstanbul milletvekili Sezgin Tanrıkulu aldı. Tanrıkulu, “623 hafta, neredeyse her saatini, her gününü, her haftasını acı dolu geçirdik. Biz buradan nöbet tutmaya devam ediyoruz ama onlar özgürlüklerimizi, yaşam hakkımızı infaz etmeye devam ediyorlar. Bu meydan ülkenin ve dünyanın vicdan meydanı, yüzleşme ve hesap sorma meydanıdır. Biz buradan hesap sormaya devam edeceğiz. Mutlaka ve mutlaka bu meydan hesap soracaktır” diye konuştu.

"Yaşatmayan devletler ve iktidarlarla karşı karşıyayız"

Daha sonra HDP İstanbul Milletvekili Filiz Kerestecioğlu konuştu. Kerestecioğlu şunları söyledi: “Yine kaybettiğimiz gencecik bir arkadaşımız için bir araya geldik. Gencecik arkadaşlarımızı da maalesef kaybetmeye devam ediyoruz. Geçtiğimiz günlerde idam edilen Deniz Gezmiş'in doğum günü idi. Yaşasaydı 71 yaşında olacaktı. Aslında hep şunu söylüyoruz yaşasaydı 70 yaşında olacaktı, yaşasaydı 60 yaşında olacaktı. Yaşasaydı, yaşasaydı… Yaşatmayan bir devlet ve iktidarlarla karşı karşıyayız yıllardır. Siz de yıllarda yaşatmak için buradasınız. Sizin mücadeleniz önünde eğiliyorum.” 

"Cüneyt'i kaybedenler özgürce yaşıyorlar"

23 yıl önce gözaltında kaybedilen Cüneyt Aydınların amcası Recep Aydınlar söz aldı. 23 yıldır adalet aradıklarını söyleyen Aydınlar, “Cüneyt’i kaybedenler özgürce yaşıyorlar. Bu ülke de hukuk birilerinin isteği üzerine işliyor. Bir kayıp yakını olarak sevdiğini kaybetmenin nasıl bir acıya yol açtığını anlatmak için kelimeler bulamıyorum. Evlere bir ateş düşmekte. Bu ateş bu evleri sonsuza kadar kavurmaktadır. 23 senedir biz Cüneyt ne olduğunu buradan soruyoruz. 23 sene içinde nice hükümetler geldi. Bu ülkede 23 yaşında bir genç akıbeti belli olmadan kaybediliyorsa bu bu ülkenin utançıdır. 23 senedir bir anne çocuğunun elbisesisini saklıyor ve her gün kokluyorsa sizin utanmanız lazım. Bu ülkenin asıl bir gündemi vardır, O da binlerce insanlar bu ülkede kaybedildi” dedi. Cüneyt Aydınlar’ın Gayrettepe Emniyeti’nden alındığını ve katillerin belli olmasına rağmen hakkında işlem yapılmadığına vurgu yapan Amca Aydınlar,Ailenizin yüzüne nasıl bakıyorsunuz, çocuğunuzu nasıl seviyorsunuz? Annelerin kuşaktan kuşağa gelen vebali sizin üzerinizdedir” dedi.

"Dosya hâlâ savcının masasında"

Eylemde Eren Keskin’in gönderdiği mektup okundu. Cüneyt Aydınlar, Kürt öğrencilere yönelik bir operasyonda 20 Şubat 1994 tarihinde gözaltına alındığını belirten Keskin, “14 kişiydiler. 27 Şubat’ta resmen gözaltına alındıkları, savcılığa bildirildi. Arkadaşları ile cezaevinde yaptığımız görüşmelerde, ‘Cüneyt’i en son 2 Mart tarihinde gördüklerini’ söylediler. Cüneyt’i perişan bir biçimde, yerde sürüklendiğini ve polislerin Ona ‘ölmeye hazır mısın, ölüme gidiyorsun’ dediklerini anlattılar” diye konuştu. Keskin mektubununda şunları belirtti: “Arkadaşlarının mahkemeye çıkarıldıkları gün Cüneyt yoktu. Cüneyt’in Cihangir de bir eve götürüldüğü bilgisi gelince eve gittik. Ev sahibi Esmer teyze, cüneytin yer gösterme gerekçesiyle eve getirildiğini, ayakta duramayacak şekilde olduğunu ve teyzeye eğilerek bu getirildiği 28’inci ev teyze dediğini anlattı. Daha sonra Cüneyt’ten hiçbir haber alamadık. Polisler yer gösterme sırasında kaçtığına ilişkin tutanak düzenlemişlerdi. Oysa sokakta oynayan çocuklar, Cünet’in inşaata götürüldüğünü ve oradan silah sesi geldiğini anlattılar. Cüneyt Aydınlar ile ilgili iç hukukta hiçbir sonuç alınamadı. 1 yıl önce tanık Esmer B’nin dinlenmesi için savcığa tekrar başvurduk. Dosya hala savcının masasında.”

"Hasan Ocak davasında itirazlar kabul edildi"

Konuşmaların ardından Hasan Ocak dosyasının avukatı Gülseren Yoleri ise, takipsizlik kararına itiraz ettiklerini ve itirazlarının kabul edildiğini aktardı. Devletin 22 yıldır oyaladığını belirtirken gerçeklerin açığa çıkarılması için mücadelelerini sürdüreceklerini sözlerine ekledi. 

(Evrensel)

Bültene kayıt ol